karganın kanadının ne kadar siyah ve parlak olduğunu bilirmisin? | Open Subtitles | ، هل رأيتِ من قبل جناح الغراب كم هو أسود و بَرّاق ؟ |
Kartal, karganın kılavuzluğuna razı oluncaya kadar hiç öylesine çok vakit kaybetmemişti. | Open Subtitles | لم يخسر النسر الكثير من الوقت حينما كان يتعلم من الغراب |
Kartal, karganın kılavuzluğuna razı oluncaya kadar hiç öylesine çok vakit kaybetmemişti. | Open Subtitles | لم يخسر النسر الكثير من الوقت حينما كان يتعلم من الغراب |
Bir zamanlar, insanlar birisi öldüğünde ruhunu bir karganın ölüler ülkesine taşıdığına inanırlardı. | Open Subtitles | اعتقد الناس بالسابق بأن الشخص عندما يموت يحمل غراب روحهم إلى أرض الموتى. |
Bu beyaz bir karganın kemiği. Eğer onu ovalarsan dileğin gerçek olur. | Open Subtitles | هاك عظمه غراب ابيض لو حككتها بأي وقت فستتحقق كل امنياتك |
18 yıl önce Somali'de bir miktar karganın öldüğünü öğrendin. | Open Subtitles | عثرت على بعض الغربان التي ماتت في الصومال قبل 18 عام |
Arkanda ekmek kırıntıları bıraktığında, karganın peşinden gelmesi süpriz olmaz. | Open Subtitles | ،عندما تترك أثر خبز مفتت فليست مفاجأة أن يأتي الغراب منادياً |
Şimdi karganın büyüsünün ne olduğunu anlıyorum. | Open Subtitles | يبدو الآن وأنا أفهم ما هو هذا الغراب السحري. |
Tente bir karganın kanat çırpması gibi ses çıkarıyordu." | Open Subtitles | "و صوت الغطاء البلاستيكي في الخلف كصوت الغراب |
karganın büyüklük olarak eksik olduğu şeyi kararlılığı telafi eder. | Open Subtitles | صِغر حجم الغراب يعوّضه الإصرار الجاد |
Ama bu beyaz karganın yaşamasını istiyorum ve bazen ormanda bir tane daha olduğunu, bu ikisinin birbirlerini bulacağını hayal ediyorum. | Open Subtitles | لكنني أريد لأنثى الغراب البيضاء أن تعيش و في بعض الأحيان فانني أحلم بأن هناك واحدة أخرى في الغابة و كلاهما سيجدان بعضهما |
karganın neye benzediğini bilirsiniz. Karga penceremin yanından geçerken... | Open Subtitles | تعرفون جميعاً صوت الغراب دست قطعة (ليغو) وأنا متجه إلى النافذة |
karganın büyüsünün seni koruduğuna güvenebilirsin. | Open Subtitles | الثقة الغراب السحري أنه سيوفر لك! |
karganın ölümü herkese mutluluk getirecek. | Open Subtitles | في وفاة الغراب, نهاية مجيدة ". |
karganın anlamını buldum, kutunun üstünde vardı ya. | Open Subtitles | ،)وجدت معنى (الغراب |
Planım şu, bombaları bir karganın üstüne bağlamak ve onu yahudi ve pisliklerle dolu gökdelenlerinden birine doğru uçurmak. | Open Subtitles | فكرتي أن نربط قنبلة بـ غراب و نجعله يطير بإتجاه أحد ابراجهم المليئة باليهود و غيرهم من الخبثاء |
ruhunu bir karganın ölümün ülkesine taşıdığına inanırlardı. | Open Subtitles | يحمل غراب روحهم إلى أرض الموتى. |
karganın biri evine kadar onu takip etti. | Open Subtitles | وتتبعه غراب إلى البيت |
Şu an tek düşünmek istediğim bu okların her birinin bir karganın kalbine saplanması. | Open Subtitles | الآن ، كل ما أريد أن أفكر فيه هو كيف يجد كل سهم من هذه طريقه إلى قلب أحد الغربان |
Dört gümüş, ayrıca karganın nerede saklandığını sana söyleyeceğim. | Open Subtitles | أربع قطع فضية وسأخبرك أيضاً أين يختبئ الغربان |
Ve sonunda bir karganın aklına parlak bir fikir geliyor: "Hey, ilk aşamadan, yerlerde bir sürü bozuk para duruyordu", aşağıya inip, bir tanesini alıyor ve deliğe bırakıyor. Ve sonra yarış başlıyor. | TED | وفي نهاية المطاف تأخذ الغربان فكرة براقة أنه، "هاى، هناك الكثير من العملات موجودة من المرحلة الأولى، منتشرة على الأرض،" -- تقفز الى أسفل، تلتقطها، ترميها على القطعة. وبعد ذلك نحن خارج السباقات. |