| Ertesi gün Samantha, sahte kimliğiyle suları kolaçan etti. | Open Subtitles | في اليوم التالي، واختبارها سامانثا المياه معها هوية مزورة. |
| Beş deste halinde 250 bin Kanada doları, adamın kayıp kimliğiyle birlikte. | Open Subtitles | بل قولي حوالي 250 ألف دولاراً كندياً خمسة رزم و هوية الضابط الجوي المفقودة |
| Seahawk'a Yüzbaşı Evans'ın kimliğiyle bindi.. | Open Subtitles | لقد استعمل هوية الملازم إيفانز للصعود إلى حاملة الطائرات |
| İşte Aristo der ki trajedi kahramanın gerçek kimliğiyle yüzyüze geldiği o andır. | TED | كما تعلمون، يقول أرسطوالمأساة هي اللحظة التي يأتي البطل وجهاً لوجه مع هويته الخاصة. |
| Parmak izi, Donanma kimliğiyle eşleşti. | Open Subtitles | تماماً، حسناً، ماسح البصمات تطابق مع بطاقة هويته البحرية |
| Kriminal sabah cesedin kimliğiyle geldi. | Open Subtitles | وجاء تقرير الطب الشرعي هذا الصباح بهوية الجثة |
| NCIS ya da Callen'ın kimliğiyle ilgili bir şey bilmiyorlar. | Open Subtitles | او عن هوية "كالن NCIS لا يعرفون اي شئ عن". |
| Madem elimizde adamın kimliğiyle ilgili hiçbir bilgi yok. | Open Subtitles | بما أنه لا توجد أى معلومات عن هوية هذا الرجل. |
| Ya bütün bu annemin kimliğiyle ilgili dalavereler gerçekte asıl soruyu gizlemek içindiyse? | Open Subtitles | ماذا لو أن خدعة هوية أمي كانت غطاء على السؤال الحقيقي |
| İki gün önce sahte kimliğiyle, şehir dışında minibüs kiralamış. | Open Subtitles | قبل يومين استعمل هوية مزيفة لاستئجار سيارة فان |
| İlk daireyi Toynbee'nin kimliğiyle kiraladılarsa belki tek sefer kullanmamışlardır. | Open Subtitles | لو استئجروا الشقة الاولى باستعمال هوية توينبي ربما استخدوا الهوية مرات عدة |
| Kurbanın kimliğiyle ilgili bir şey olabilir. | Open Subtitles | لنرى إن كان بإمكاننا إيجاد أي شيء لتحديد هوية ضحيتنا |
| Sempati güzelimizin kimliğiyle ilgili bir gelişme var mı? | Open Subtitles | أي تطورات حول هوية ملكة جمال اللطف؟ |
| Şimdi, Kate boğulan zavallı kadının kimliğiyle ne yapıyor? | Open Subtitles | الآن، ماذا تفعل "كايت" ببطاقة هوية "جوانا" المسكينة؟ |
| Kevin Carter'ın metresinin kimliğiyle ilgili bir gelişme var mı? | Open Subtitles | هل من أية تقدمات لتحديد هوية عشيقة، (كيفين كارتر) ؟ |
| Kasayı açma yetkisi olan, Renner'ın avukatının kimliğiyle sizi oraya sokabilirim. | Open Subtitles | يمكنني ترتيب لك هوية كمحامي لدى " رانير " مصرح له بالوصول للصندوق |
| Banka hesabı veya yeni kimliğiyle bağlantılı para olabilir. | Open Subtitles | من المعاملات البنكية، يحتاج مالا من أجل هويته الجديدة |
| Çünkü her nereye gittiyse, ben onun kimliğiyle döndüm. | Open Subtitles | لأنّحيثمـاذهبنـا، عُدت بصحبة هويته |
| Anahtarları ve kimliğiyle birlikte. | Open Subtitles | جنبًا إلى جنب مع مفاتيحه وبطاقة هويته. |
| Yaşlı bir Amerikalı kadın kimliğiyle oda tutar. | Open Subtitles | تأخذ غرفة بهوية امرأة مسنّة أمريكية |