"kinross" - Traduction Turc en Arabe

• كينروس

Kinross'da belgelerin saklandığı isimsiz bir oda olduğunu duydum.
لقد سمعت ان هناك وثائق في كينروس في غرفة لا تحمل علامات مميزة

Etrafına baksana. Durun. Siz ikiniz Kinross'a elinizi kolunuzu sallayarak giremezsiniz.
انتظرا، أنتما الإثنان لا يمكنكما الذهاب إلى كينروس

Kinross'un ortaklarından biri olan Andrew Palmer Kinross'da gizli bir oda olduğunu söyledi.
أحد الشركاء فى "كينروس" , "اندرو بالمر", أخبرنا عن غرفة سريَّة فى "كينروس".

- Kinross'a öylece gitmediniz, sen ve Ray kılık değiştirdiniz.
أنت لم تذهب فقط لـ"كينروس" أنت و "راى" كنتم متنكرين.

S-1'den S-7'ye. Efendim, Kinross'taki bariyeri aşan bir adam bildirdiler.
سيدي , يوجد رجل تحطم على الحاجز كينروس

Bu sadece Kinross ve Clark şirketiyle bir beraberlik.
هي فقط جمعية مَع كينروس وكلارك.

Stack ve Kinross'taki diğer avukatlarla ilgili deliller var benimle bir ilgisi yok.
إنها تَصِل "ستاك" بمحامين آخريين فى "كينروس", لكن لستُ أنا.

Kinross'taki üç avukatı daha tutukluyoruz ajanlarım şu anda onları alıyor.
إننا نلقى القبض على 3 محاميين آخريين فى "كينروس". عملائنا يجبلوهم الآن.

Ayrıca Kinross'un üç ortağını içeri aldılar.
لقد ألقوا القبض أيضاً على المحامين فى "كينروس". ِلكن ليس أنت.

Güvenliği kontrol etmek için önceden Kinross'a gittik.
لقد ذهبنا لـ"كينروس" سابقاً لتقييم الأمن.

Aslında Kinross ve Clark'ın en yeni ortağı olmanı düşünebilirim.
حقيقةً , أنا أعتقد أنى أنظر لـ "كينروس" و شريك "كلارك" الجديد.

Olay oldukça ilginç. Bir dakika, takip edemedim. Kinross Clark ile işimizin bittiğini sanıyordum.
-أنتظر , أنا حائر قليلاً , أعتقدت إننا أنتهينا من "كينروس" و "كلارك ".

- Beni tanımıyorsun Henry. Ama beni buraya Nick Kinross gönderdi. Çünkü bu tür davalarda tecrübeliyim.
أنت لا تعرفنى , "هينرى" , لكن "نيك كينروس" أرسلنى لهنا لأنى خبير بقضايا مثل هذه.

Adı Kinross ve Clark.
أدعوها كينروس وكلارك

Şirketin adı Kinross ve Clark.
هو يدعوها كينروس وكلارك

Kinross'a gidip ofisimi boşaltmam gerek.
على أن أمر بـ " كينروس" و أنظف مكتبى.

Nick Kinross bana yolladı.
-نيك كينروس" أرسلها , الحقائق مثيرة للاهتمام" .

Kinross'a katılarak, diğer tarafa tekliflerini yükseltmeleri için göz dağı vermiş olduk.
(فقط بإنضمامنا إلى (كينروس أخفنا الجانب الاخر ودعموا عرضهم

Yani, Kinross büyük bir şirket muhtemelen hızlı bir anlaşma istiyorlardır.
أعني ، (كينروس) شركة كبيرة ربما يبحثون عن تسوية سريعة

Bak, eğer istersen öğleden sonra seninle Kinross'da buluşabilirim.
إذا كنت تريدين (سألتقي بك في (كينروس بعد جلستي الصباحية