Cenazeden geldik bulunduğum arabaya doğru koştu ve dikiz aynasına vurarak kapattı. | Open Subtitles | عدنا من الجنازة وركض قرب سيارتي وخلع المراة |
İzlemek için alt kata koştu ve kafasını alçak tavana çarptı. | Open Subtitles | واصبح متحمساً جداً , وركض الى الطابق السفلي ليشاهده وسقط على رأسه الى اسفل الدرج |
Grey's Anatomy'de daha önce... Bu Süpermen protokolü çiğneyip kaza yerine koştu ve patlamada bir çocuğa siper oldu. | Open Subtitles | Grey's Anatomy سابقا في سوبرمان هنا خالف التعليمات وركض لمكان الحادث |
Kahrolası gemiden atladı, şuraya koştu ve orospu çocuğu adama dönüştü. | Open Subtitles | ابن العينة قفذ فى القارب وجرى من هناك وابن اللعينة تحول الى رجل بعد ذلك |
Doktor Meade, boynu kırılmış dediğinde Bay Rhett tüfeğini kaptığı gibi dışarı koştu ve zavallı midilliyi vurdu bir an için kendisini de vuracağını sandım. | Open Subtitles | حين قال الدكتور ميد أن رقبتهاكُسرت... أخذ السيد ريت مسدسه .. وجرى للخارج وقتل المهرة |
Bana çarptı ve dışarı koştu, ve ben onu kaybettim. | Open Subtitles | وركض خارجاً وأضعته |