| Her yerde olabilir. kodeste, zindanda eziyet ediliyor olabilir! Ah! | Open Subtitles | يمكنها ن تكون في مكان,في السجن في البرج,غارقة في النهر |
| Her yerde olabilir. kodeste, zindanda eziyet ediliyor olabilir! Ah! | Open Subtitles | يمكنها ن تكون في مكان,في السجن في البرج,غارقة في النهر |
| O çiftçi kodeste pis pis sırıtarak, adamı olan şerifle yasaları koyuyor. | Open Subtitles | صاحب المزرعة ذلك الذي يجلس في السجن يسخر ويجعل مأموره يُطبق القانون |
| Hey, 14 yılımı kodeste sadece bu maçı izleyeyim diye geçirmedim. | Open Subtitles | أنا لم اقضى 14 عاماً .فى السجن فقط لأشاهد هذه المباراة |
| Böyle bir kasabada herkes birkaç gecesini kodeste geçirmiştir. | Open Subtitles | في بلدة كهذه، الكل يمضي ليلة أو ليلتين في الحجز. |
| Bu harika olacak. Ama bir duş almam lazım çünkü arabamda uyuduğumdan ve geceyi kodeste geçirdiğimden beri duş almadım. | Open Subtitles | سكون هذا جيداً ، لكن علي الإستحمام لأني لم أستحم منذو أن نمت بسيارتي وذهبت إلى السجن |
| Biraz önce bir polis memuruna saldırdın yani bu geceyi kodeste geçireceksin. | Open Subtitles | لقد إعتديت على شرطي مما يعني إنك ستمضي ليلتك في السجن لنذهب |
| Bana karşı yanlış yaptığı için üç nesildir kodeste yaşayan insanlar var. | Open Subtitles | هناكَ أشخاصٌ يقضون ثلاثة أجيال في السجن الأن .لأنني وضعتُهم في رأسي |
| kodeste maçları verirler, yoksa ayaklanma çıkar. Sizin neyiniz var çocuklar? | Open Subtitles | حتي في السجن,عندما كنت في السجن كانوا يشغلونها و اٍلا ينالون الكثير من الشغب |
| kodeste bile. kodeste maçları verirler, yoksa ayaklanma çıkar. | Open Subtitles | حتي في السجن,عندما كنت في السجن كانوا يشغلونها و اٍلا ينالون الكثير من الشغب |
| Bir avukat ve suçu üstlenecek biri olacak. kodeste bir gece bile geçirmeyeceksin. | Open Subtitles | اِلتفت و ستجد محامياً، كفيل تماماً حيث أنت، لن تقضي ليلة واحدة في السجن |
| Sence benim babam ipliyor mu acaba... eee... bir araba enkazında öldüm mü, sarhoş muyum, kodeste miyim falan diye? | Open Subtitles | ماذا في ذلك؟ هل تعتقد ان رجلي الكبير يهتم؟ ان كنت ميت في حطام سيارة او سكران او في السجن او شئ ما؟ |
| Suç üzerime kaldı ve dört yıl kodeste yattım. | Open Subtitles | وأنا تقبلت الفشل وقضيت أربع سَنَواتَ في السجن |
| Beş yıldır, beni kodeste çürümeye terk ettin. Bu yardım isteği, yeni mi çıktı? Tüm bunlar zırva. | Open Subtitles | تركتني اتعفن في السجن لمدة خمس سنوات ، وبعد ذلك تريد مساعدة؟ |
| Çocukken annemi kaybetmemiş olsaydım, bu yollara düşmezdim... demeyeceğim, kodeste herkes öyle der ya. | Open Subtitles | انا لا أقول انني كنت لاتبع طريقا آخر لو ان امي كانت حية عندما كنت صغيرا لان هذا كل ما تسمعه في السجن |
| İşte senin gibi ben de bol bol okudum... ve kodeste bazı zeki adamlarla çalıştım... yırttım böylece. | Open Subtitles | مثلك تماما و قد قرأت كثيرا وأنا عملت مع بعض الرجال، بعض الرجال الأذكياء في السجن خرجت هذا كل ما هناك |
| Bir tanesi doğuda büyük bir üniversitede okuyormuş diğeri de kodeste günlerini geçiriyormuş da ondan. | Open Subtitles | لأن احداهما كانت تُحاضر فى اكبر الجامعات والأخرى كانت تخدم فى السجن عقوبتها |
| Onu öldürmek istemiyorum. Onu kodeste, parmaklıklar arkasında, yenilmiş görmek istiyorum. | Open Subtitles | لا أريد قتله، أريده فى السجن خلف القبان، مقيد، مربوط بألاغلال، مهزوم |
| kodeste sekiz yıl boşuna hukuk okumadım. | Open Subtitles | لم أقض فى السجن 8 سنوات فى دراسة القانون هباءاً |
| Tutuklandın ve geceyi kodeste geçirdik. | Open Subtitles | أمسكت الشرطة بك وقضينا الليلة في الحجز. |
| kodeste 10 dakika geçireceksiniz. | Open Subtitles | على أي حال , ستقضين عشر دقائق في الحجز |
| İtiraf edersek kodeste mi kalacağız? | Open Subtitles | إذا إعترفنا ، هل نذهب إلى السجن ؟ |
| Seni kodeste görmek istemiyorum. | Open Subtitles | -أنتِ لا تعلمين ... -لا أريدك أن ترجع إلى السجن |