| Birbirimizi anlayana kadar konuşacağız. İşte bu yüzden kocam burada değil. | Open Subtitles | لذا فنحن نتحدث حتى نجد الحل لذا فلا، إنه ليس هنا |
| Neyse işte, birkaç parça kağıt. Durup kağıtları mı konuşacağız? | Open Subtitles | على أية حال, إنها قطعة من ورق ما نتحدث عنه |
| Ölünce mezarında istediğin kadar huzur bulursun. Şimdi konuşacağız! | Open Subtitles | ستسمع الكثير منها و انت فى القبر والان سنتكلم |
| Konsolos gelince, Merkeze gidip konuşacağız. | Open Subtitles | عندما يأتي هذا القنصل، سنذهب إلى مقر الشُرطة و نتكلم. |
| Şu rehine olayını çözelim, dış politikanın akıbetini konuşacağız seninle. | Open Subtitles | سنناقش توابع السياسة الخارجية ما أن نحل مشكلة الرهائن تلك |
| Harika şeylerden konuşacağız, ilginç şeyler yapacağız, önemli şeyler... siz okuldan dönünce, tamam mı? | Open Subtitles | سنتحدّث عن أشياء مذهلة, و سنقوم بأشياء ممتعة و مهمّة بعد أن تعودون من مدارسكم، اتفقنا؟ |
| Şey, onun hakkında da konuşacağız, ama şimdi uykuna dönmelisin, tamam mı? | Open Subtitles | حسنا، سنتحدث عن ذلك أيضا لكن يجب أن تعود للنوم الآن، حسنا؟ |
| Moderator: Aimee ve onların tasarımcısı TED Med 2'de olacak ve onların tasarımı hakkında konuşacağız. | TED | منسق المؤتمر : إيمي ومصنع الارجل سوف يحضرون مؤتمر تيد الطبي الثاني وسوف نتحدث عن التصميم آنذاك |
| Bu konuyu, daha sonra tekrar konuşacağız. | Open Subtitles | اذهبي الى الفراش سوف نتحدث مرة اخرى غداً ؟ |
| Ben burada bir filme gideceğim, o da Denver'da aynı filme gidecek ve sonra telefonda film hakkında konuşacağız. | Open Subtitles | حسنا، اذهب لفيلم هنا، وهي تذهب لنفس الفيلم في دينفر وبعد ذلك نتحدث عن الفيلم في الهاتف |
| Madem seninle doğrudan konuşacağız, aklından geçen şey nedir? | Open Subtitles | إذا بما أننا نتحدث معك مباشرة ما الصفقة التي تفكرين بها؟ |
| Bunu taç giyme töreninden sonra konuşacağız, tamam mı? | Open Subtitles | سوف نتحدث في هذا الموضوع بعد مراسم التتويج ,حسنا؟ |
| Eğer yolunda gitmeyen bir şeyler görürsem bunu konuşacağız. | Open Subtitles | . وإذا رأيت شئ يحدث معك , نحن يجب أن نتحدث عنه |
| Ölünce mezarında istediğin kadar huzur bulursun. Şimdi konuşacağız! | Open Subtitles | ستسمع الكثير منها و انت فى القبر والان سنتكلم |
| Evet az sonra hayvan uzmanımız ile konuşacağız.. Jim Fowler ile. | Open Subtitles | حسناً، سنتكلم بعد قليل مع خبير الحيوانات جيم فاولر. |
| O şey bir yıldız değil, ve bu sefer dinlemeyecek, konuşacağız. | Open Subtitles | انة ليس بنجم، وهذا المرة نحن نتكلم ولا نستمع |
| Sanırım, bunları mahkemede konuşacağız, herhalde, altı ay sonra. | Open Subtitles | لا انا كنت اعتقد اننا سنناقش هذا في المحكمة في رأيي ، ستة أشهر |
| Bu konuda bugün konuşmazsak, ne zaman konuşacağız? | Open Subtitles | إن لم يكُن اليوم، إذًا متى سنتحدّث عن هذا؟ |
| İstediğiniz şeyi nasıl elde edebileceğiniz üzerine konuşacağız. | TED | لذلك سنتحدث عن كيفية حصولك على ما تريده. |
| Şimdi size ne yapacağımızı söyleyeyim. Burada oturup bu konuda konuşacağız. | Open Subtitles | سأخبركم عمّا سنفعله سنجلس هنا ونتحدث عن ذلك |
| Duş alacağım, yemek söyleyeceğiz ve oturup bu konuyu konuşacağız. | Open Subtitles | سوف استحم واطلب طعام واجلس وسوف نناقش هذا اتفقنا ؟ |
| 5 milyon dolarımı nasıl ve ne zaman alacağımı konuşalım istersen. konuşacağız. | Open Subtitles | ربما علينا أن نتحدّث عن كيف ومتى سأحصل على مالي. وسنفعل ذلك. |
| Geçen 3 yılda neler olduğunu konuşacağız, siz de biz düşüncelerinizi anlatacaksınız. | Open Subtitles | نحن سنتناقش حول ماحصل في الـ3 سنوات الماضية ويمكنك أن تخبرنا ماتعتقده |
| Oraya geleceğim ve kişisel olarak konuşacağız. | Open Subtitles | حسناً ، لماذا لا أمر عليك لنتحدث وجهاً لوجه |
| Şimdi odana gidip bu akşam yaptıklarını düşünmeni istiyorum ve Natali'den özür dilemek için hazır olduğunda tekrar konuşacağız. | Open Subtitles | اذهب إلى حجرتك و يفكّر فيما عملته عندما تكون جاهزًا أن تعتذر لناتالي, سنتكلّم |
| Beckett ve ben uzun uzun konuşacağız. Bildiği ne varsa, her şeyi anlatacakdır. | Open Subtitles | انا و "بيكيت" سوف يكون لدينا حديث طويل نريد ان نسمع كل شيء |
| Ve şimdi bildiğimiz, bunun ekonomiler üzerinde muazzam etkisi olduğu, ki daha sonra konuşacağız. | TED | وما بتنا نعرفه الآن هو أن لهذا أثراً ضخماً على الاقتصاد، وهو ما سأتحدث عنه لاحقاً. |
| Sana bir bardak çay yapacağım ve bütün bu olanları konuşacağız. | Open Subtitles | سأعد لك كأسآ من الشاى وسنتحدث عن كل شئ الآن، حسنآ؟ |