| Bence bir beyefendinin bir leydiyle konuşması için garip bir yol. | Open Subtitles | مازلت أعتقد بأنه تصرف غريب من رجل محترم ليتحدث مع سيدة |
| Benimle konuşması için bir nedeni yok. Henüz yok yani. | Open Subtitles | ليس لديه دافع ليتحدث معي ليس بعد على أي حال |
| Gerçek adı Eloise Kurtz'müş. Biri benimle konuşması için ona para vermiş. | Open Subtitles | اسمها الحقيقى ألويس كورتز, وشخص ما دفعها للكلام معى. |
| - O dilsiz, efendim. Zavallının dili kesildi. konuşması için papağanı eğitmiş. | Open Subtitles | انه أخرس يا سيدي الشيطان قطع لسانه لذا درب الببغاء للكلام بدلاً عنه |
| Bayanlar ve baylar, saygıdeğer kaptanımızın konuşması için hazır olun! | Open Subtitles | أيها السيدات والسادة , استعدوا لخطاب من الرئيس |
| - Moral konuşması için teşekkürler, anne. | Open Subtitles | شكراً على الكلام التشجيعي يا أمي - في أي وقت , يا أميرتي - |
| Ergenlik konuşması için biraz geç kaldın bence Baba. | Open Subtitles | أظنك تأخرت على حديث البلوغ هذا يا أبي |
| Lakin şimdi bir kez daha konuşması için neler vermezdim. | Open Subtitles | فقط لفترة طويلة كي أحرق الأذن مرة اخرى |
| Biriyle konuşması için onu bir merkeze götürmeye çalıştım,.. | Open Subtitles | حاولت ان ادخله في مركز لقدامى الحرب ليتحدث مع احد |
| Mesela balık gezegeninde balıklarla konuşması için balık adam ya da benzeri bir şey bulmuş muydunuz? | Open Subtitles | أقصد، هل اخترت رجلاً آخر يشبه السمكة ليتحدث مع جنسه من السمك على كوكب السمك أو شىء من هذا القبيل؟ |
| Pekala, onunla konuşması için birilerini gönderelim. | Open Subtitles | حسناً, سوف نرسل شخصاً ليتحدث معه |
| Sam'i Troy Hagen'la konuşması için ikna etmeliyim. | Open Subtitles | يجب ان تقنعي سام ليتحدث مع تروي هاغن |
| - Senin adına onunla konuşması için birini yolladın mı? | Open Subtitles | هل أرسلت أي شخص ليتحدث إليه نيابة عنك؟ |
| O yüzden benim adıma konuşması için senin gibi adamları gönderirim. | Open Subtitles | لهذا أرسل الناس كما أنت للكلام نيابة عني. |
| Demek istediğim öleceğini bilirse, konuşması için hiçbir sebebi kalmaz. | Open Subtitles | أن أعني , إن علم شخص ما أنه سيتم قتله لن يستجيب للكلام |
| Onu birileriyle konuşması için ikna etmeye çalışıyordum. | Open Subtitles | حاولت أحصل عليه للكلام إلى شخص ما... حتىوزيرنا. |
| Bölge şefinin konuşması için dışarıda toplanın. | Open Subtitles | تجمعوا بالخارج لخطاب رئيس المقاطعة |
| Bölge şefinin konuşması için dışarıda toplanın. | Open Subtitles | تجمعوا بالخارج لخطاب رئيس المقاطعة |
| Moral konuşması için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على الكلام التشجيعي |
| Ergenlik konuşması için biraz geç kaldın bence Baba. | Open Subtitles | أظنك تأخرت على حديث البلوغ هذا يا أبي |