| Büyük oyun odasındaki ışıklar da kumarhanenin kalanı gibi işliyor. | Open Subtitles | الاضواء فى غرفة الريالتو تعمل بالضبط كباقى الاضواء فى الكازينو |
| Onların parası masalardan... parmaklıkların arkasındaki kasalarımıza... kumarhanenin en kutsal odasına akar. | Open Subtitles | و اموالهم تتدفق من الموائد إلى صناديقنا عن طريق الخزينة إلى أكثر الحجرات قدسيةً في الكازينو |
| Ama aslında kumarhanenin müdürüydü. | Open Subtitles | و لكن الشيئ الوحيد الذي يديرة هو الكازينو |
| Ortamı ısıtmak, büyük paralarla oynamak için kumarhanenin parasıyla oynuyorum. | Open Subtitles | أقوم باللعب مستخدماً مال الملهى للتخفيف من التوتر |
| Avusturya'dan bir arkadaşım benim için çok üzüldü ve Linz'deki en büyük kumarhanenin sahibini binasını kaplamamız için ikna etti. | TED | صديق لي في النمسا, شعر بالأسف من أجلي فأقنع مالك اكبر كازينو في مدينة لينز بأن يجعلنا نغلّف مبناه |
| O da bahis bürolarını sokaktan alıp... kumarhanenin içine soktu. | Open Subtitles | لذا نقل مكاتب المراهنات من الشوارع إلى الكازينو,و |
| Diyelim ki... kumarhanenin içindeki restorana gidip sevdiğim sandviçlerden... almak istiyorum. | Open Subtitles | لنقل,مثلاً,أني أريد دخول المطعم الموجود في الكازينو لأشتري ساندويتشاً |
| kumarhanenin kasasında özel güvenlik personeline izin veremem. | Open Subtitles | انا لن استطيع ان اسمح للأمن الخاص بك ان يدخل الى اقفاص الكازينو ، اتمنى ان لا تمانع |
| Bekçilerinden üçü, çantaları kumarhanenin içine taşıyacak. | Open Subtitles | ثلاثه من رجالك سيحملون الحقائب خلال الكازينو |
| Kumarhane yer altındaki bu bölümü kilitlediğinde silahlı görevli kumarhanenin ön kapısından çıkıyor. | Open Subtitles | عند إغلاق الكازينو كل ما تحت الأرض يغلق والحارس المسلح يتراجع إلى مدخل الكازينو الرئيسى |
| Oh, tamam. Ama kumarhanenin bizim birbirimizi tandığımızı bilmemesi lazım, | Open Subtitles | حسناً، ولكن لا يجب أنْ يعلم الكازينو أنّنا نعرف بعضنا البعض |
| kumarhanenin açılış günündeki cirosuna benziyor. | Open Subtitles | يبدوا أنها إيرادات ومصروفات الكازينو في يوم الافتتاح |
| İşaretimle, EMP'ni ateşle ve kumarhanenin gücünü kes. | Open Subtitles | عند إشارتى ، أطلق وحدة النبض الكهرومغناطيسى لديك على وحدة كهرباء الكازينو |
| Aleti kumarhanenin içinde açınca kumar makinelerindeki verilerle dolup taşıyor. | Open Subtitles | لم يكن هناك أي مكان للبطاقة صحيح لأننا لو شغلنا الجهاز في الكازينو سيقوم بملأ جميع البيانات من نقاط البيع |
| kumarhanenin barına ait kamera kayıtları baştan aşağı taradım. | Open Subtitles | مَررتُ بكُلّ آلة التصوير الفلم مِنْ حانةِ الكازينو. |
| kumarhanenin gönderdiği kayıtlara biraz daha baktım. | Open Subtitles | كَانَ عِنْدَهُ الكازينو يُرسلُ على البعضِ فلم مراقبةِ أكثرِ، |
| Ama kumarhanenin içindeki kameralar dışarıdakilere göre daha iyi. | Open Subtitles | لكن الكاميرا الموجودة داخل الكازينو , 164 00: 07: 16,689 |
| kumarhanenin ofisine izinsiz girdiğini onlara söylemedin herhâlde. | Open Subtitles | لا أتوقع أنك أخبرت الملهى بأنك اقتحمت مكتبهم |
| Söylemedi deme, bu balık kumarhanenin dışından bir yerden. | Open Subtitles | 47,382 هذا القرش قد آسر من كازينو ما أصدقك ,دوك |
| Kabile liderleri açıkça, kızılderililer için ayrılmış arazinin hepsini yağma ettiğini ve kumarhanenin tüm kârını cebe indirdiğini söyledi. | Open Subtitles | زعماء القبائل يقولون بأنّها تسرق الاحتياط، تسرق جميع أرباح الملّهى. |
| VIP olarak gideceğin için, Dahlgren'in genelde poker oynadığı, kumarhanenin özel odasına girebileceksin. | Open Subtitles | ستكون مُأشّر كمهم, لذا تستطيع المقامرة فى الجناح الخاص حيث يلعب دالجرين. |
| Bu, kumarhanenin kazandığının yanında çok cüzi bir miktar. | Open Subtitles | إنهاكميةضئيلةمنالمال، مقارنة بما يربحه نادي القمار. |
| Ancak hiçbir dua... kumarhanenin başına gelenleri önleyemezdi. | Open Subtitles | لا يهم عدد الصلوات التي تؤديها لا شيئ كان سيوقف ما قد أتى بعد ذلك للكازينو |
| Senden kumarhanenin güvenlik kamerasına erişmeni istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج إلى الوصول لكاميرا المراقبة بالكازينو |