| Bazı kurbanlarda uçaksavar mermisi ile uyumlu yaralar olduğu söylentilerine ne cevap vereceksiniz? | Open Subtitles | كيف ترد على شائعات بأن بعض الضحايا لديه جروح مطابقة لطلقات مضادة للطائرات؟ |
| Bazı kurbanlarda uçaksavar mermisi ile uyumlu yaralar olduğu söylentilerine nasıl cevap vereceksiniz? | Open Subtitles | كيف ترد على شائعات بأن بعض الضحايا لديه جروح مطابقة لطلقات مضادة للطائرات؟ |
| Tsunamide, kurbanlarda. Mevcudiyetin derinliğinde. | TED | في التسونامي, في الضحايا. في أعماق الأشياء. |
| Buradaki kurbanlarda da aynı şeyle karşılaştım. | Open Subtitles | الذي يبدو مثل الذي أجد على كلّ الضحايا هنا. |
| kurbanlarda bulunan sperm, DNA'sı ile eşleşti. | Open Subtitles | الحمض النووي يطابق المني الذي وجد في كلا من الضحيتين |
| Ölüm nedeni, önceki kurbanlarda da olduğu gibi, boğulma, ...bu boynundaki izlerden belli. | Open Subtitles | سبب الموت خنق، متّسق مع الضحايا السابقون، كما هو مقترح من قبل علامات الحرق حول رقبته. |
| Bu, öbür kurbanlarda olmayan savunma yaralarının onda neden olduğunu açıklıyor. | Open Subtitles | الذي يُوضّحُ الذي كَانَ عِنْدَها جروحُ دفاعيةُ ولا شيئ الضحايا الآخرينِ عَمِلَ. |
| Mantar tüm kurbanlarda etkili olmuyor. Bazıları etkilenmiyor. | Open Subtitles | يقولون ان الفطر لا يتمكن من كل الضحايا يتخطاه البعض |
| Ama bütün kurbanlarda "rohipnol" bulunmuş. | Open Subtitles | ولكهم وجدوا آثار للرويفول في جسد الضحايا |
| Bütün kurbanlarda aynı mutasyon mu varmış? | Open Subtitles | أتعني كل الضحايا عندهم نفس التغير الجيني ؟ |
| Diğer kurbanlarda da aynı göğüs yarası ve aynı acayip yaşlanma vardı. | Open Subtitles | الضحايا الآخرون لدية نفس جرح الصدر مثل الشيخوخة الغريبة |
| kurbanlarda yapılan otopsilere göre, zehirin doğal bir madde olduğu anlaşıldı. | Open Subtitles | تشريح جثث الضحايا الأوائل يؤكّد أنّ السمّ مركّب طبيعي |
| kurbanlarda bulunan DNA, kayıtlı birine ait değil. | Open Subtitles | حاليا نعرف ان الحمض النووي الموجود على الضحايا لم يطابق اي احد داخل النظام |
| Diğer kurbanlarda alt ense çizgisine eşit uzaklıktaydı. | Open Subtitles | على كلّ الضحايا الآخرين، كانت على مسافة واحدة من الخط القفوي السفلي |
| Bunu yaraları boğulan kurbanlarda görmüştüm. | Open Subtitles | رأيت إصاباتٍ كهذه في الضحايا الذين تم خنقهم |
| Hepsinde bir bozukluk var. Tüm kurbanlarda sol göz sağ gözden daha aşağıda. | Open Subtitles | إنها مختلة قليلاً، العين اليسرى منخفضة بعض الشيء عن العين اليمنى في جميع الضحايا |
| Mantar tüm kurbanlarda etkili olmuyor. | Open Subtitles | إنهم يقولون أن الفطر لا يظهر على جميع الضحايا. ولكنة يظهر على بعضهم |
| Tecavüz kitlerini sadece kurbanlarda denemiştik. | Open Subtitles | لكنّنا فقط عملنا مجموعات الإغتصاب على الضحايا |
| Bir kaç yaygın tehdit bulduk ama, hiç biri bütün kurbanlarda tutarlı değil. | Open Subtitles | لقد عثرنا على بعض الخيوط المشتركة، ولكن لم يكن أي منها مشتركاً بين كل الضحايا. |
| Bu demek oluyor ki birinci ve ikinci olay yerindeki kurban veya kurbanlarda bazı bilinmeyen bağlantılar var. | Open Subtitles | ذلك يعني وجود صلات مجهولة بين واحد او أكثر من الضحايا بين أول و ثاني مسرح للجريمة |