| İçeri girmeliyiz ve telsiz sığınağını konrtol etmeliyiz. İçerde hâlâ Kurtulanlar olabilir. | Open Subtitles | علينا الدخول، وتفقد غرفة الإتصال قد يكون هناك ناجون ما زالوا بالداخل |
| 815 numaralı Oceanic seferinden Kurtulanlar konuşuyor. Lütfen cevap verin. | Open Subtitles | مرحباً، نحن ناجون من تحطم طائرة رحلة رقم 815 فوق المحيط، أرجوك استجب |
| Şimdiye dek başka Kurtulanlar olduğuna dair bir iz bulamadık. | Open Subtitles | حتى الآن , لا توجد أي دلالات على وجود ناجين |
| - Üçü Tauri silahlarıyla öldürülmüş. - O zaman Kurtulanlar hala var. | Open Subtitles | قتلوا بواسطة أسلحة التواري إذا مازال هناك ناجين أحرار |
| Ama Kurtulanlar artık geminin silahlarından etkilenmeyecek kadar yakınlar ve istedikleri gibi saldırabilecekler. | Open Subtitles | لكنّ الناجون أقرب من السفينة الآن ليتأثروا بأسلحتها، ويمكنهم مهاجمتها كما يحلو لهم. |
| Tabii bütün herkes ölmüş, tek Kurtulanlar da bizler değilsek. | Open Subtitles | إلا إذا ماتوا جميعاً ونحن الناجون الوحيدون. |
| Diğer Kurtulanlar ve temas ettikleri herkesi karantinaya almamız gerektiğini söyle. | Open Subtitles | أخبره بأنّه علينا أن نجمع بقية الناجين وأي شخص تلامسوا معه. |
| 815 numaralı Oceanic seferinden Kurtulanlar konuşuyor. Lütfen cevap verin. | Open Subtitles | مرحباً، نحن ناجون من تحطم طائرة رحلة رقم 815 فوق المحيط، أرجوك استجب |
| Bak orada Kurtulanlar varsa muhtemelen geceyi çıkaramazlar. | Open Subtitles | ان كان هناك اى ناجون فلن يصدموا لقدوم الليل |
| İyi işti Fury. Ateş yanıyor. Kurtulanlar var demektir. | Open Subtitles | فيورى , عمل جيد لدينا نيران , وهذا يعنى ان هناك ناجون |
| Sadece doğru cevaba yer var çünkü taciz edilmekten Kurtulanlar olarak tavrımız bizim her şeyimizi. | Open Subtitles | المجال فقط لرد الفعل الصحيح لأنه سواء ناجون كنَّـا أم مطاردون, نعلم أن الأمر يكمن برد الفعل. |
| Üzgünüm şerif. Sadece Kurtulanlar olduğu bildirilmişti. Çevreyi iki kez dolaştık. | Open Subtitles | لا نجد ناجين في المحيط لقد كشفنا المكان مرتين |
| Ancak uçak ormana düşmüş ise ... bazen bu durumlarda Kurtulanlar olabilmekte. | Open Subtitles | لكن إذا سقطوا في الغابة أحياناً هناك ناجين |
| Soykırımdan Kurtulanlar yerine Survivor yarışmacılarıyla röportaj yaparsan reklam oranların artar. | Open Subtitles | لو عملت مقابلة مع متنافسين ناجين بدلاً من ناجين من ابادة جماعية ترتفع تقيمات اعلانك |
| En basit şekliyle, Kurtulanlar burada mülteci. | Open Subtitles | بيت القصيد هنا هو ان الناجون اصبحوا لاجئين |
| Kargaşadan sağ Kurtulanlar da yanımda. | Open Subtitles | الناجون الوحيدون من هذه الكارثة معي الآن |
| Orada, Atlantis'ten son Kurtulanlar hayatlarının geri kalanını yaşadılar. | Open Subtitles | هناك عاش الناجون من أطلانطس بقية حياتهم. |
| Soykırımdan Kurtulanlar tarafından kurulmuş Kibbutz'ları ziyaret ediyoruz. | TED | لقد زرنا كيبوتسات والتي تم تأسيسها من قبل الناجين من المحرقة |
| Kurtulanlar için hayat diğer sağlık sorunlarıyla karşılaştırılabilir. | TED | لهؤلاء الناجين يكمن مقارنة حياتهم بحالة طوارئ صحية أخرى. |
| Eğer ilgilenirsen kilisede bir Kurtulanlar gurubu oluşturduk. | Open Subtitles | لقد بدأنا بمجموعه من الناجيين في الكنيسه لو كنتى مهتمه |
| Ebola'dan Kurtulanlar için bir diğer büyük zorluk ise yeterli sağlık hizmetine erişmek. | TED | التحدي الآخر الهائل للناجين من إيبولا هو حصول على الرعاية الصحية الكافية. |
| - Eğer bir yangın işaretlenmemiş çıkışlarda izdihama neden olursa, Kurtulanlar için buna değecektir. | Open Subtitles | (ـ( ستيف... ـ إذا الحريق تسبب بتدافع نحو المخارج الغير المؤشرة، سوف يستحق لأولئك الناس أن يبقوا على قيد الحياة. |
| Görünüşe bakılırsa, sayıları az da olsa, Kurtulanlar var. | Open Subtitles | علىمايبدو،هناك قليل جداً باقون على قيد الحياة. |
| Oceanic 815 den Kurtulanlar onlara şu ismi koymuşlardı: "Diğerleri" | Open Subtitles | "دعا ناجو (أوشيانك) هؤلاء القوم..." "بـ"الآخرين".." |
| Bu kaybolan gemilerden Kurtulanlar garip yaratıkların yaşadığı gizemli bir adadan bahsediyorlar. | Open Subtitles | الباقون على قيد الحياة من هذه الإختفاءات أخبروا حكايات تضليلية جزيرة غامضة مأهولة بمخلوقات غريبة |
| İşte burada. Kurtulanlar. | Open Subtitles | هيا ، ايها الملاحظون |