"kuyruğa" - Traduction Turc en Arabe

    • الذيل
        
    • الطابور
        
    • طابور
        
    "Birinci adım. kuyruğa yerleştirilmiş olan kapağı çıkarın." Open Subtitles الخطوةالأولى، إفتح المنفذ بإستخدام المتواجد عند الذيل.
    Zamanla bu enerji yüklemesi uzayan bir kuyruğa benzer. Open Subtitles مع مرور الوقت ،تتراكم هذه الطاقة و تمتد الذيل
    Bu kuyruğu bana Yüce Aslan verdi ve kimse ama kimse bu kuyruğa elini süremez. Open Subtitles أصلان العظيم اعطاني هذا السيف بنفسه لا احد, أكرر, لا احد يمكنه لمس الذيل
    Bir keresinde kısa kuyruğa girmiştim. Tarım araçları kuyruğuydu. Open Subtitles لقد وقفت ذات مرة في الطابور القصير كان لمركبات المزرعة
    Ruhum bakkalın önünde kuyruğa girmiş durumda. Open Subtitles روحي تقف ضمن الطابور في متجر الطعام
    kuyruğa bakılırsa Çek veya Polonya malı olmalı. Open Subtitles لابد أنها تشيكية او بولندية مع هكذا طابور
    Bakkal'a git, Noel pulları için postanede kuyruğa gir. Open Subtitles الذهاب للبقالة الوقوف في طابور مكتب البريد لطوابع البريد
    Kanatçık kuyruğa yakın kısımda, dikey bir irtisam görevi yapacak. Open Subtitles ..و الجُنَيح ..إنّه يعملُ كبُرُوزٍ عموديّ قُرب نهاية الذيل
    Semender kıvrılarak yüzer gibi hareket eder ve kafadan kuyruğa kadar olan kas hareketlerinin dalgasını yayar. TED لذا يسبح السمندل بالقيام بما يُسمّى مشية السباحة الحلزونية، لذا يقومون بنشر موجة نتيجة نشاطهم العضلي من الرأس إلى الذيل.
    Giysisi baştan kuyruğa dek siyah. Open Subtitles الأسود الموحد ، من الرأس إلى الذيل
    Büyük kuyruğa ait parçalar yok, kanat parçaları yok, bir uçak gövdesi yok, etrafta herhangi bir yerde bir uçağın Pentagon'un yan tarafına çarptığını gösterecek, bunlara benzer hiçbir şey yok. Open Subtitles ليس هناك أى من أجزاء كبيرة من الذيل أو الأجنحة أو هيكل الطائرة، لا شئ من هذا فى أى مكان مما قد يشير إلى أن تلك طائرة قد تحطمت بكاملها فى جانب مبنى وزارة الدفاع الأمريكية
    - kuyruğa dikkat ettin mi, canlı gibi. Open Subtitles , لاحظ حركة نابض بالحياة الذيل.
    Baştan kuyruğa kokmuş balık o. Open Subtitles انه السمكه المتعفنه من الرأس الى الذيل
    Yaşlı Ben demiş ki: "Biraz kuyruğa ihtiyacı var" Open Subtitles "انه يحتاج الى بعض الذيل." ويقول رأ 'بن،
    Evet, bence şu kuyruğa girin. Open Subtitles -أجل ، أظن أنك تبغين ذلك الطابور -مراهنات الجبناء" "
    Ve beş dakika sonra, sarhoş adamın teki senin telefonunu aldı ve bana kuyruğa gir dedi. Open Subtitles وبعدها بخمس دقائق, إلتقط هاتفكِ المحمول ...رجل ثمل "وقال لي "أمسك الطابور
    - Sen kuyruğa gir. Kuyruk beklediğimden de uzun. Open Subtitles الطابور أطول من ما توقعته.
    Şu kuyruğa bak. Open Subtitles أنظر إلى ذاك الطابور
    - Peki, kuyruğa girin. Open Subtitles - حسنا، انظم الى الطابور.
    Şuradaki kuyruğa girmiş hayranlar profesyonel ya da normal bir yarışçı eşliğinde tur atmak için para ödemiş olanlar. Open Subtitles هؤلاء مشجعون اصطفوا في طابور ودفعوا مبلغاً لأخذ جولةٍ عبر الحلبة مع سائقٍ محترف، أو أيّ سائقٍ بارع
    Ellerinde olsa, cenazeleri için bile kuyruğa girecekler. Open Subtitles سيقفون طابور فى جنائزهم إن أمكن ذلك
    Mahşerin 4 Atlısı efsaneye inanan aptallardan... oluşan bu uzun kuyruğa mı dahil olacak? Open Subtitles "هل الفرسان يقفون في طابور طويل من الحمقى الذين يصدّقون هذه الأسطورة؟"

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus