| Seni dergilerde "Gülen Jack" ve "Li'l Abner"le görmek isterim. | Open Subtitles | أتوقع أن أراك بأي يوم بالقسم الهزلي مع ليل بنير |
| - Frank'le en son ne zaman seviştiniz? - Baya oluyor. | Open Subtitles | متى كانت آخر مرة مارستي مع فرانك الجنس منذ ذمن بعيد |
| O züppe, kendini beğenmiş Prens Ahmet'le sadece oynuyordun sen, değil mi? | Open Subtitles | ألم تكن تمزح مع هذا المبهرج الأمير أحمد المتغطرس.. أليس كذلك ؟ |
| Fakat Xander Betsy'le ilşkisi sürerken gizlice kız kardeşi Angelica'yla da aşk mektupları ve gizli buluşmalarla macera yaşıyor. | TED | و لكن من دون علم بيتسي، كان زاندر يتودد لأختها أنجيلكا. برسائل حب و مواعيد سرية خلال فترة علاقتهم. |
| Jones Street ve Clay'in köşedeki le Club'ı biliyor musun? | Open Subtitles | أتعرف نادى لى كلوب فى تقاطع شارعى جونز و كلاى |
| ..orada kalmalı ve Foster Cane'le gece yapılacak röportajı kaydetmelisin. | Open Subtitles | يجب أن تبقى وتكتب هذه المقابله مع فوستر كين الليله |
| Frasier, sana destek olmak için buradayım ama Lilith'le konuşamayacağım. | Open Subtitles | فرايزر، أَنا هنا للدعمِ لَكنِّي سوف لَنْ أَتكلّمَ مع ليليث. |
| Üç gün önce Ben'le seks yapmayı bıraktım ve hiç Portekizce bilmiyorum. | Open Subtitles | توقفت عن ممارسة الجنس مع بين منذ ثلاثة أيام ولا أجيد البرتغالية. |
| Üç gün önce Ben'le seks yapmayı bıraktım ve hiç Portekizce bilmiyorum. | Open Subtitles | توقفت عن ممارسة الجنس مع بين منذ ثلاثة أيام ولا أجيد البرتغالية. |
| Gündüz onlara günlerini göster, ama geceleri Sonny'le keyfine bak. | Open Subtitles | تركل تلك المؤخّرة أثناء اليوم لكنّ ليلاً تستمتع مع سوني |
| Üstelik tüm bu zamandır Stifler'le arkadaşlık ediyoruz değil mi? | Open Subtitles | لما إذن كنّا صادقين مع ستفلــر طوال هذا الوقت ؟ |
| Üstelik tüm bu zamandır Stifler'le arkadaşlık ediyoruz değil mi? | Open Subtitles | لما إذن كنّا صادقين مع ستفلــر طوال هذا الوقت ؟ |
| Gerçeği söylemek gerekirse, onu ve bütün arkadaşlarımı Bay Büyük'le aldatıyordum. | Open Subtitles | الحقيقة كان، كنت الغش على بلدها وجميع أصدقائي مع السيد الكبير. |
| Teal'c, sen Zukhov'la berabersin. Carter Tolinev'le. Binbaşı, siz benimlesiniz. | Open Subtitles | تيلك أنت مع زاكوف كارتر مع تولينيف ميجور أنت معي |
| Yoo-jin'le beni ayırdın. Bize en büyük acılardan birini yaşattın. | Open Subtitles | جعلتينا ننفصل أنا ويوجين وتركتينا مع فزع كبير فى قلوبنا |
| Eğer gelmezlerse, müzik setim ve birkaç MP3'le idare edeceğiz. | Open Subtitles | إذا لم يحضروا فسنعلق مع نصف درزينة من أسطواناتي الموسيقية |
| Bana biraz demir ve vitamin verdiler. Lance'le işler nasıl gitti? | Open Subtitles | لذا اعطوني بعض الحديد والفيتامينات كيف كان حديثك مع لانس ؟ |
| - Pardon, ben Greg 'le Jenny 'nin ıskartası olmak istemiyorum. | Open Subtitles | عذرا، أنا لا أريد أن أكون منبوذة من جريج و جيني |
| Jess'le, koç Joe'den ikimiz de hoşlandığımız için kavga ediyorduk. | Open Subtitles | أنا و جيس كنا متخاصمتان لأننا الاثنتين معجبتين بالمدرب جو |
| BİRİNCİ BÖLÜM Tom silah sesleri duyar ve Grace'le tanışır. | Open Subtitles | الفصل الأول حيث يسمع توم طلقات النيران و يقابل جريس |
| Ayda bir yemek yeriz. Dedektif Brill'le olan aracı o. | Open Subtitles | نحن نتقابل مرة كل شهر هى الأتصال بينى وبين المخبر |
| - Evet, tanıyor. Superman'in beni Supergirl'le tanıştırmasını sağlayabilir mi? | Open Subtitles | اتعتقدين ان بوسعه جعل سوبرمان ان يقدمني ل سوبر جيرل |
| Bu ani alkolizm hücumunun Blair'le bir alakası var mı? | Open Subtitles | هل رغبتك الشديده لتناول الكحول لها أي علاقة ب بلاير |
| Belki de Hugo ve Louise'le beraber köye gitmek daha akıllıca olabilirdi. | Open Subtitles | لربما كان من الحكمة أكثر الذهاب برفقة هيوجو و لويزا الى القرية |
| Ya da Joey ile hızlıca yemek yedikten sonra saat 9'da David'le görüşebilirim. | Open Subtitles | أَو أنا يَجِبُ أَنْ أُسرعَ خلال العشاءِ مَع جوي ويُقابلُ ديفيد في 9. |
| Sonra Dan'le tanıştım ve kadın sığınma evinde gönüllü çalışmaya başladık. | Open Subtitles | نعم، لكن بعدها قابلت دان عندما كنّا متطوعين في ملجأ للنساء |
| Vali Devlin'le olan ticari muamelelerinin | Open Subtitles | أماكِن تبادُلكَ الأعمال معَ الحاكِم ديفلين |
| Ayrıca yukarıya çıkmıştım zaten, Vex'le garip garip şeyler yapıyorlar. | Open Subtitles | لقد صعدت سابقا للطابق الأعلى إنهم يتصرفون بغرابة رفقة فيكس |
| Jack nerdeyse onları "şey"le öldürüyordu ama son saniyede kaçtılar. | Open Subtitles | عندما جاك أقترب أن يقتلهم تقريباً بال"الفارغ" لكن في الثانية الأخيرة يفلتون. |
| Miguel'le başka çiftlerle kampa giderlerdi. | TED | ذهبت مع ميغيل في رحلات تخييم بصحبة أزواج آخرين |
| Moo Taek'le ben zirveye çıkacağız. | Open Subtitles | أنا وَ موو تايك سنُحاول الوصول للقمّة. |
| Bir taşla iki kuş vur. Philip'le buluşmanıza gelmeme izin ver. | Open Subtitles | إقتل دبين بحجارة واحدة دعني أركب معك لمقابلة فيليب |
| Kim olduğum ... ve William Parrish'le olan ilişkimi... kendimize göre en uygun zamanda açıklayacağız. | Open Subtitles | علاقتي بالسيد باريش سيباح عن هذا فى الوقت المناسب أشكرك سيد بلاك |