|    Lily'i üç numaralı partide bulamayınca listedeki bir sonraki partiye kadar yürüdüm.    | Open Subtitles |     لم اجد ليلي في الحفلة رقم ثلاثة لهذا مشيت للحفلة التي بعدها في القائمه    | 
|    Üç numaralı partide Lily'i bulamadım. Ben de...    | Open Subtitles |     لم اجد ليلي في الحفلة رقم ثلاثة لهذا مشيت    | 
|    Eğer melek annen gece Lily'i besleyecekse, süte ihtiyacı olacak.    | Open Subtitles |     انت تعرف، ان صدف امك لتريد ان تطعم ليلي في الليل ستكون بحاجة ال الحليب    | 
|    Lily'i öldüren her kimse onu kasanın içindekiler yüzünden öldürmüş gibi göstermek istemiş.    | Open Subtitles |     من قتل (لي لي) أراد أن يبدو الأمر كأن له علاقة بمُحتويات الخزنة    | 
|    Hepimiz cehenneme gideceksek Lily'i de eksik kalmasın istedim.    | Open Subtitles |     - إعتقدت بما أننا جميعاً متجهين إلى الجحيم فلم لا نعطى (لي لي) توصيلة    | 
|    Denizdeki gemiler bile görür Lily'i.    | Open Subtitles |     السفن التي في البحر لن تفوت دخول ليلي    | 
|    İyi bari, Lily'i göremeyeceğiz sanıyordum.    | Open Subtitles |     جيد اننا سنفوت دخول ليلي    | 
|    Rose'u koruyabilmek için bir otobüsün önüne bile atlarım sense sırf eğlence olsun diye otobüsün önüne Lily'i atarsın.    | Open Subtitles |     قد اقفز امام حافله لأحمي روز من الأذى وانتي سترمين ليلي في وجه الحافلة فقط للتسليه    | 
|    Sense sırf eğlence olsun diye Lily'i otobüsün önüne atarsın.    | Open Subtitles |     وسترمين أنتي "ليلي" في وجه الحافلة فقط للتسليه    | 
|    Yok canım. Lily'i bisiklet sürmek için nereye götürsem diye düşünüyordum.    | Open Subtitles |     كنت أفكر أين سأخذ "ليلي" في جولة    | 
|    Sen şimdi Lydon'un önde olmak istiyorsan Lily'i olduğu yerde bırak, bizde planımızı yapalım.    | Open Subtitles |     أنتم تُريدون إستباق (لايدون)، لذا اترك (ليلي) في مكانها، وسنبتكر خُطتنا الخاصّة.    | 
|    Lily'i hiçbir yerde bulamıyorum.    | Open Subtitles |     لايمكنني إيجاد (ليلي) في أي مكان    | 
|    Lily'i de eve götürüyorum.    | Open Subtitles |     وسآخذ لي لي للمنزل    |