| Sonra çobana hayvanat Lion House hayvanat bahçesinde iş verdiler. | Open Subtitles | وبعد ذلك أعطوا الرجل العمل فى منزل الأسد بحديقة الحيوان |
| Yani şu reklamlara baksan, Lion King var, Chicago, Hamilton. | Open Subtitles | أعني, انظر لكل اللوحات الإعلانية. لدينا الأسد الملك شيكاغو, هاميلتون |
| Wong'un imparatorluğundaki Lion bölümünü teslim alabilirim. 79 00:14:01,000 -- 00:14:05,790 Ben kanunlarda onun oğluyum. Hoşuna gitsin ya da gitmesin. | Open Subtitles | يمكنني أن أسيطر على قسم الأسد في إمبراطورية وانغ |
| Lion çok yakışıklıymış. Ayrıca uyumlu gibiyiz sanki. | Open Subtitles | لايون يبدوا جميل جداً ، وانا وهو نبدوا متشابهين |
| Lion tam çılgınca gitti.\ bana titreyen el tekniğini öğretti ...\ anlıyor musun? | Open Subtitles | لذا , لايون قد جن جنونه نعم , لقد علمني تقنية جديدة عن اليد عن طريق كفه , أنت تعلم ؟ |
| Eindhoven Lion, burası Seabourn Legend. | Open Subtitles | ايندهوفن ليون ، هذه أسطورة سيبورن. |
| Hayır harika görünüyorsun. Özellikle Lion's Head'deki akşam yemeği için. | Open Subtitles | لا انتي تبدين رائعه خاصه للعشاء في مطعم رأس الاسد |
| Ama Lion onu buldu. Şimdi Hex kullanıyor. | Open Subtitles | الآن الأسد على الرغم من الذهاب للعثور عليه. |
| Lion's Gate Üniversitesi sıfır tölerans politikası başlattı. | Open Subtitles | و يقولون أن شباب اليوم ناعمين لقد وضعت جامعة بوابة الأسد |
| Lion's Gate Üniversitesi'nde silahların ateşlenmesi hakkında bir şey söyleyecek misiniz? | Open Subtitles | هل لديك أي ردة فعل على اطلاق النار في جامعة بوابة الأسد ؟ |
| 13:00'da, trafik şefiyle Golden Lion'da öğle yemeği. | Open Subtitles | و لديك موعد عند الساعة الواحدة " في " الأسد الذهبي مع أعضاء هيئة النقل |
| Durun. Bangkok'taki White Lion Barı'na ait içki kartı? | Open Subtitles | مهلاً، إنتظر، بطاقة شراب من حانة الأسد الأبيض بـ"بانكوك"؟ |
| Kirbymoorside'daki Red Lion'da. | Open Subtitles | الأسد الأحمر .. في كيربي مورسايد |
| Kendinizi tanımlayın.\ Lion ve Nora. | Open Subtitles | قم بتعريف نفسك أندي , توابل , لايون و نورا. |
| Pike Caddesi üzerindeki Lion Gate limanında olan konum belirleme cihazını izliyoruz. | Open Subtitles | نحن نتبع جهاز " تحديد موقع لسيارة " فايبر حتى مرفأ شحن " لايون جيتز " في " شارع بايك " ونطلب الدعم من فضلكم , شكراً |
| Snoop Dogg olarak devam etti, ve şimdi de Snoop Lion. | Open Subtitles | والان هو سنوب لايون |
| Lion Martin hayır işi için. Bir de konuşmam var, ne dersin? | Open Subtitles | لأجل حفلة خيرية " ليون مارتن " علي إلقاء الكلمة ما رأيك ؟ |
| Ruhsal huzura varmak için. Papa Lion XII | Open Subtitles | ليركن إلى الحياة الروحية "البابا ليون" |
| Eindhoven Lion, cevap ver. | Open Subtitles | ايندهوفن ليون ، أجب. |
| Hayır harika görünüyorsun. Özellikle Lion's Head'deki akşam yemeği için. | Open Subtitles | لا انتي تبدين رائعه خاصه للعشاء في مطعم رأس الاسد |
| Beni derinden sarsacak olan yazıyı Croyden Lion'ın gelecek sayısına ekleyeceğim. | Open Subtitles | صورة من شأنها ان تهزني وتجبرني على ان اضع عملك في العدد القادم من مجلة الاسد |
| Onuncu kez Lion King seçmelerini geçemeyince kendi versiyonumu yapayım dedim. | Open Subtitles | بعد فشلي العشرون في الحصول على دور الملك الاسد حاولت تنظيم عمل خاص بي |