| Sen de benim kariyerimin son zamanlarında benim için mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | والأن ها أنتِ هنا تقاتلين من أجلي في نهاية مسيرتي المهنية |
| Ben böyle şeyler söylüyorum, sense dönüp kaçmamak için kendinle mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | , اقول أشياء كهذه و أنتِ تقاتلين نفسكِ في الهرب من الجهة الأخرى |
| Sende mücadele ediyorsun ve bende etmeliyim. | Open Subtitles | أنت تقاتلين كل الوقت. وأنا علي ذلك أيضا. |
| Ölmek için yalvarırken yanlış olan her şeyle mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | تقاتلين لتصحيح كل خطأ و في نفس الوقت تترجين أن تموتي |
| Bu bir mücadele ama sen kendinle de mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | إذاً هذا صراع، وأنت تتصارعين مع نفسك أيضاً، مفهوم؟ |
| Eşcinsel hakları için falan mücadele ediyorsun | Open Subtitles | جعلتك تقاتلين حقوق الشواذ |
| Anne, onun için mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | امي انت تقاتلين لأجله |
| Biyoloji ile mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تقاتلين البيولوجية. |
| Ne için mücadele ediyorsun? | Open Subtitles | - ما الذي تقاتلين من أجله ؟ |
| Nasıl benim adıma mücadele ediyorsun ki? | Open Subtitles | -كيف تقاتلين من أجلي؟ |
| Bence mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | أظنك تقاتلين |
| Doğruyla mücadele ediyorsun. | Open Subtitles | أشعر بأنكِ تتصارعين مع الحقيقة |