| Buffy aradı. Magic Box'tan doğruca devriyeye gidecekmiş. | Open Subtitles | لقد اتصلت بافي تقول أنها ستذهب مباشرة من متجر السحر لعمل دورية |
| - Magic Box'un kutuya benzer hali kalmadı. - Güç senden çok daha büyük. | Open Subtitles | متجر السحر ليس إلا صندوقاً الآن القوة أكبر منكِ |
| - İşe gitmem lazım. - Magic Box'u açmam lazım. | Open Subtitles | أقصد , لديّ وظيفة لأذهب إليها يجب أن افتح متجر السحر |
| Dün gece geldiğinde Magic Box'da olanlar hakkında konuşmadı. | Open Subtitles | إنا لا تريد التحدث عمّا حدث في متجر السحر عندما عادت إلي البيت الليلة الماضية |
| Magic Box'ta bir yerde kamera vardı. | Open Subtitles | كان يوجد كاميرا في مكان ما في متجر السحر |
| Belki Magic Box'tadır. Yer belirleme büyüsü yapıyordur. | Open Subtitles | ربما متجر السحر يوجد بعض من تعاويذ تحديد المكان |
| Beni Giles'ın Magic Box'ta çalışma teklifini kabul etmekten kurtardın. | Open Subtitles | لقد أنقذتني من قبول العمل في متجر السحر |
| Magic Box'un kapısında da "Kapalı" yazısı var. Tüylerimi diken diken etti. | Open Subtitles | ويوجد إشارة "مغلق"علي متجر السحر والذي جعل بدني يقشعر |
| - Magic Box'taki kamera mı bu? | Open Subtitles | هل هذه الكاميرا من متجر السحر ؟ |
| Magic Box'tan alışveriş yaptığınız için teşekkür ederiz. | Open Subtitles | شكراً لتسوقك في متجر السحر |
| Bunların yarısı Magic Box'tan. | Open Subtitles | نصف هذه الأشياء من متجر السحر |
| - Magic Box, bütün büyü ihtiyaçlarınız için alışverişin... | Open Subtitles | - متجر السحر خطوة واحدة |
| Merhaba, Magic Box. | Open Subtitles | متجر السحر |