| Beyaz Saray seviyesinde meşhurlar hem de. | Open Subtitles | مشهورة للغاية أعني، مشهورين مثل البيت الأبيض |
| Gümüş işçiliği ve harika çivit mavisi kıyafetleriyle meşhurlar. | Open Subtitles | أنهم مشهورين بأعمال صياغة الفضة و ملابسهم الجميلة ذات اللون النيلي |
| Artık meşhurlar ve basın onları izliyor.. | Open Subtitles | كانوا مشهورين وتطاردهم الصحافة |
| Tüm bu mağrur görünümlü genç insanlar... - ...bunlar demek şu meşhurlar... | Open Subtitles | هؤلاء الشبان لهم سمعة ذائعة الصيت |
| Oldukça meşhurlar. | Open Subtitles | أوانٍ ذائعة الصيت |
| Evet meşhurlar ama biraz ölü sayılırlar. Asıldılar! | Open Subtitles | نعم مشهورين ولكنهم علقوا بعد شنقهم |
| Evet. Çok meşhurlar, değil mi? | Open Subtitles | نعم، إنهما مشهورين جدا، أليس كذلك؟ |
| Çaylarıyla meşhurlar. Başka kim çay seviyor ki? | Open Subtitles | إنهم مشهورين بالشاي من غيرهم يفعل ذلك ؟ |
| Ülkenin her yerindeki meşhurlar ...ve bazılarınız Koster and Bial's Music Salonu'nda onları görmüştür birazdan "In Dahomey" ile Broadway'deler. | Open Subtitles | وهم مشهورين في كل أنحاء البلاد والبعض منكم شاهدهم في قاعة " كوستر " وقاعة " بيال " الموسيقية " وقريباً سيظهرون في " برودواى |