| - Sizce medeni bir insan bunu yapar mı? | Open Subtitles | و الآن ، هل يتصرف شخص متحضر بهذا الشكل ؟ |
| medeni bir sohbet hoşuma gider. | Open Subtitles | لا شيء آخر، وبإمكاننا أن أتحدث بإسلوب متحضر. |
| Fazla beklemene gerek kalmayacak. Burası Fransa. medeni bir ülke. | Open Subtitles | أنت لن تنتظرين لمدة طويلة جدآ هذه فرنسا دولة متحضرة |
| Sana içki koydum. medeni bir şekilde durumu çözelim. | Open Subtitles | . لقد صببت لك شراباً . يجب أن نكون متحضرين بهذا الخصوص |
| Bak, Michael. Çocukların hatrı için seninle medeni bir ilişki sürdürmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنظر يا مايكل أنا أحاول أن تكون علاقتنا حضارية |
| Gençler medeni bir toplumun... standartlarına ve kurallarına uymayı öğrenmeli. | Open Subtitles | الشباب يَجِبُ أَنْ يَتعلّمَوا التَوَافُق... إلى المعاييرِ والقوانينِ لمجتمعِ مُتَحضّرِ. |
| Sadece artık yıllarda medeni bir konuşma yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن لَرُبَّمَا... لَهُ تفاعلُ مدنيُ واحد بين كلّ سنة كبيسة. |
| Babam, gayri medeni bir zamanda yaşayan medeni bir adamdı. | Open Subtitles | -نعم،كلمة جميلة -لقد كان أبي رجلاً متحضراً يحيا في زمنٍ غير متحضر |
| İngilizler medeni bir millettir. | Open Subtitles | البريطانيون أناس متحضرون |
| Bu işi zevkli, eğlenceli, medeni bir şekilde hâlletmekte karar kıldık. | Open Subtitles | قررّنا أن نجعله ممتع ومسلّي . وبشكل حضاري |
| İşiniz saygın müşteriler bulabileceğim medeni bir gezegende değildir herhalde? | Open Subtitles | هذا العمل لن يكون على كوكب متحضر حيث يمكنك أن تعرض علىّ بعض الزبائن المحترمون, ربما ؟ |
| Gayet medeni bir yemekti. | Open Subtitles | كان الأمر متحضر جداً أخبرتها أنني لا أكن شيء ضدها |
| Sana burada bir oda ayarlarız. medeni bir arkadaş bulmak keyifli. | Open Subtitles | سنجد غرفة لك هنا، سيكون من المبهج أن يكون هناك رفيق متحضر هنا |
| Bu işi isteyen diğer herkes buraya takım elbiseleriyle geldi ve medeni bir insan gibi iş istediler. | Open Subtitles | اي شخص أخر يريد هذه الوظيفة يأتي الي هنا بـ بدلة رسمية و أنهم يسألوا عن وظيفة كـ أنسان متحضر |
| O, medeni bir yetişkin değil, asi bir çocuk. | Open Subtitles | نحن لا نتعامل هنا مع بالغة متحضرة ولكن طفلة مشاغبة |
| Bu konuşmanın medeni bir sohbet olarak devam etmesi için zamanın azalıyor. | Open Subtitles | ..الوقت آخذ في النفاذ لإبقاء هذه المناقشة متحضرة |
| Bunu medeni bir şekilde halletmemiz gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | . أعتقد أننا يجب أن نكون متحضرين حول هذا الموضوع |
| medeni bir toplum olduğumuzdan, oturup biralarımızı içerken bundan bahsederiz ama gerçekte yapmayız. | Open Subtitles | وبالطبع ، لو كنا متحضرين واجتماعيين ما كنا سنجلس نتحدث عن القتل ونحن نشرب البيرة لا نفعل هذا في الحقيقة |
| Bak, Michael. Çocukların hatrı için seninle medeni bir ilişki sürdürmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أنظر يا مايكل أنا أحاول أن تكون علاقتنا حضارية |
| Bu konunun medeni bir şekilde çözülmesini istiyorum ve senin kadar medeni başka bir Tauron daha düşünemiyorum, Tse'Jospeh. | Open Subtitles | هذة الامور لابد ان تحل بطريقة حضارية وأستطيع أن أفكر في أي ترون أخرى كمتحضر كما كنت |
| Gençler medeni bir toplumun standartlarına ve kurallarına uymayı öğrenmeli. | Open Subtitles | الشباب يَجِبُ أَنْ يَتعلّمَوا التَوَافُق... إلى المعاييرِ والقوانينِ لمجتمعِ مُتَحضّرِ. |
| Sadece artık yıllarda medeni bir konuşma yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن لَرُبَّمَا... لَهُ تفاعلُ مدنيُ واحد بين كلّ سنة كبيسة. |
| Ama ya artık medeni bir insan değilsem? | Open Subtitles | ماذا لو لم أعد متحضراً بعد الآن؟ |
| Bunu medeni bir şekilde yapalım, lütfen. | Open Subtitles | لنكن متحضرون بشأن هذا، أرجوك |
| Burada ses seviyesini, medeni bir seviyede tutmaya çalışırız. | Open Subtitles | نحاول أن نبقي مستوى الضوضاء منخفض لمستوى حضاري |