| Kitap yazmak benim mesleğim, ama tabii benim için meslekten öte. | TED | كتابة الكتب هي مهنتي لكنها أكثر من ذلك، بالطبع. |
| Altı üstü fonetik. konuşma bilimi. mesleğim bu. Aynı zamanda da hobim. | Open Subtitles | بكل بساطة، إنها دراسة اللهجات في علم اللغات هذه مهنتي , و أيضا هوايتي |
| Bir zamanlar Çekoslovakya'da iyi tanınırdım mesleğim sayesinde. | Open Subtitles | كنت فيما مضى مشهوراً في تشيكوسلوفاكيا بسبب مهنتي |
| Evet, her zaman bunun diğer mesleğim olacağını düşünüyordum, eğer başıma bunlar... | Open Subtitles | نعم لطالما إعتقدت أنه سيكون مهنتي الثانية .... لو لم أذهب الى |
| İşim boşluğun açığa çıkışlarını sağlamak; ben bir tasarımcı ve kreatif yönetmenim, bu benim mesleğim. | TED | ما أقوم به هو صنع إبداعات المكان، فعملي كمصمم ومخرج مبتكر، وهذا ما أقوم به لكسب لقمة العيش. |
| Ben, mesleğim gereği değerli ve ender bulunan objeleri toplarım. | Open Subtitles | أنا أقضي إجازتي ، يمكننا القول أن مهنتي هي إقتناء التحف الثمينة و النادرة. |
| Ansızın mesleğim inanılmaz önemsiz geldi gözüme. | Open Subtitles | فجأة تبدو مهنتي المصطفاة عديمة الأهمية بشكل مريع |
| O zamanlar bu koca ve engin dünya hakkında pek bilgim yoktu ama bu hissin bağımlılık yaptığını biliyordum; bunu mesleğim hâline getirene dek hiçbir şekilde durmayacaktım. | TED | لم أكن حينها أعرف الكثير عن العالم الوسيع، ولكنني شعرت أن تلك الأحاسيس كانت إدماناً؛ ولم يكن شيء ليوقفني حتى أجعل منها مهنتي. |
| Eğlence olsun diye her zaman ağaçlara tırmandım ve şimdi ise, bir yetişkin olarak, bilimi kullanarak, ağaçları ve ormanları anlamayı mesleğim haline getirdim. | TED | اعتدت على تسلق الأشجار من أجل المتعة في كل وقت والآن، كانسانه كبيرة وعاقلة، جعلت مهنتي فهم الأشجار والغابات ، من خلال العلم. |
| Tabi olur." dedim. Şimdi buna "safça" diyorum, çünkü benim mesleğim bilim yazarlığı. | TED | بالتأكيد." أنا أقول الآن "بكل سذاجة" لأن في الواقع مهنتي هي كاتبة في العلوم. |
| Adım, mesleğim hepsi sadece bir örtü. | Open Subtitles | اسمي مهنتي كل شيء كان للتمويه فقط |
| mesleğim, Kazakistan televizyonunda muhabirlik. | Open Subtitles | مهنتي العمل كمراسل لتلفزيون كازخستان |
| mesleğim, Kazakistan televizyonunda muhabirlik. | Open Subtitles | مهنتي العمل كمراسل لتلفزيون كازخستان |
| Aramızdaki fark, yalan söylemek benim mesleğim değil. | Open Subtitles | نعم، حسنا، الفرق هو أن الكذب ليس مهنتي. |
| İlişkilerim, mesleğim. | Open Subtitles | العِلاقات، مهنتي. |
| mesleğim düzenbazlıktan ibaret. | Open Subtitles | أن مهنتي هي نوع من الخداع؟ |
| Avukatlık da mesleğim. | Open Subtitles | المحاماة هي مهنتي |
| - Don, arkadaşça bir soruydu. - Connie, bu benim mesleğim. | Open Subtitles | (كوني) ، هذه مهنتي ماذا تريد مني أن أفعل ؟ |
| Sorun yok, bu benim mesleğim! | Open Subtitles | ومن كل الحق، أفعل هذا من أجل لقمة العيش! |
| mesleğim ceset dizmek. | Open Subtitles | أنّي أكوم الجثث لأجل لقمة عيشي. |
| Düşün yeni mesleğim ne? | Open Subtitles | إحزر في أي مجال أعمل. |