| O benim kız arkadaşım. Muhtemelen mezuniyet balosu hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | إنها صديقتي, لعلها تريد أن تتحدث عن خطة حفل التخرج |
| Vücut çalan balo kraliçesiz mezuniyet balosu olur mu hiç? | Open Subtitles | مانفع حفل التخرج بدون ملكة قادرة على خطف الأجساد؟ |
| mezuniyet balosu elbiseleri 36 bedenin üstünde kimsenin üstünde iyi durmaz. | Open Subtitles | لا أحد أكبر من الحجم أثنان تبدين جميلة بفستان الحفلة الراقصة. |
| John'un doğum günü eve dönüş partisi, mezuniyet balosu... ... veMTVMüzikÖdülleri'nin karışımıdır. | Open Subtitles | عيد ميلاد جون هو مثل حفلة التعارف مع حفلة التخرج مع حفلة توزيع جوائز الموسيقى |
| Sohbet konularının mezuniyet balosu olacağını sanmam. | Open Subtitles | بطريقة ما ذكريات الحفل الراقص تبدو أفضل بكثير من هذا العشاء |
| mezuniyet balosu Kralı olman delice hareket etmeye başlayabilirsin demek değildir. | Open Subtitles | كونك الملك العائد للوطن لا يعني أن تبدأ في التصرف بجنون |
| mezuniyet balosu gecesi olanları neden bana anlatmadın? | Open Subtitles | لمَ لم تخبرني بما حدث ليلة حفلة التخرّج ؟ |
| mezuniyet balosu, futbol maçları, erkek arkadaşlar, kız arkadaşlar zengin çocukların evlerindeki partiler, basit ve sağlıklı. | Open Subtitles | المدرسة الثانوية هي حفل التخرج, مباريات كرة القدم, الاصدقاء والصديقات حفلة في منزل الولد الغني ,متعه,بساطه |
| O benim kız arkadaşım. Muhtemelen mezuniyet balosu hakkında konuşmak istiyor. | Open Subtitles | إنها صديقتي, لعلها تريد أن تتحدث عن خطة حفل التخرج |
| Rahatından taviz vermeni ve özel gazeteci ağırbaşlılığını bir makaleye yansıtmanı istiyorum mezuniyet balosu ile ilgili. | Open Subtitles | أريدك أن تخرجي من منطقة راحتك و جلب علامتك التجارية الخاصة بك الخاصة بجاذبية الصحفي لمقالة عن حفل التخرج. |
| mezuniyet balosu yapılacaklar listemin en başında değildi. | Open Subtitles | حفل التخرج لم يكن تماماً اعلى قائمة اعمالي |
| Çocuklar, mezuniyet balosu fotoğrafınız için aşağıya gelin. | Open Subtitles | انزلا لألتقط لكما صورة حفل التخرج |
| Ne aradığını bana söylemelisin... çünkü elimde mezuniyet balosu kraliçelerine göre bir iş olacağını sanmam. | Open Subtitles | بعض الأفكار عما تبحثين عنه لأني لا أستطيع عمل قائمة بما يمكن أن تعمله ملكة الحفلة الراقصة |
| Ve Travis aradığı zaman mezuniyet balosu için bir eşim yoktu. | Open Subtitles | ولم أكن في موعد منذ الحفلة الراقصة باالثانوية عندما ترافس دعاني لهـا. |
| mezuniyet balosu kral ve kraliçesi, eve dönüş balosu asilleri. | Open Subtitles | -أجل ، أعلم ملك وملكة الحفلة الراقصة و حفلة العودة |
| Tamam. John'un doğum günü eve dönüş partisi, mezuniyet balosu... | Open Subtitles | عيد ميلاد جون هو مثل حفلة التعارف مع حفلة التخرج مع حفلة توزيع جوائز الموسيقى |
| Şey, biliyorsun ki, mezuniyet balosu'na ben nezaret ediyorum. | Open Subtitles | أنتي تعرفين أني المراقب في حفلة التخرج. وهم لا زالوا يحتاجون الى والدين |
| Öğrenciler, dikkat dikkat! mezuniyet balosu yaklaşıyor. | Open Subtitles | :إنتباه أيها التلاميذ موعد الحفل الراقص على الأبواب |
| Aslını istersen tüm bu mezuniyet balosu Kralı muhabbeti bir tarafını kaldırdı gibi. | Open Subtitles | في الحقيقة، موضوع الملك العائد للوطن قد إستحوذ على رأسه بالكامل |
| Bu mezuniyet balosu değil tatlım, tamam mı? | Open Subtitles | هذه ليست حفلة التخرّج حبيبتي، حسناً؟ |
| mezuniyet balosu için kavalyem adeta üstüme çöktü. | Open Subtitles | تأريخي للحفلة الراقصة نوع متقشر خارج علي. |
| Eminim aklındaki mezuniyet balosu daha romantikti. | Open Subtitles | أنا عارف ان الجو مش رومانسي لحفلة التخرج |
| mezuniyet balosu gibi yerler gençlerde baskı oluşturup onları korunmasız seks ve bekaret kaybına itiyor. | Open Subtitles | الأحداث الخاصّة كحفلتك الراقصة الكبيرة يضيف فيها المكان على المراهقين الشباب، لكي يفقدوا عذريتهم ويعملون أيضا على الجنس بدون وقاية |
| mezuniyet balosu gibi yerler gençleri korunmasız seks ve bekaret kaybına itiyor. | Open Subtitles | الأحداث الخاصّة مثل الحفلة الكبيرة أضافت مكان ضغط على المراهقين الشباب لفقد عذريتهم والعمل في الجنس بدون وقاية |