| Bu Midenin sadece kirliliği yok etmek için değil, aynı zamanda, kirlilikten elektrik üretmek için nasıl kullanılabileceğini görebilirsiniz. | TED | يمكنكم أن تروا كيف يمكن استخدام هذه المعدة ليس فقط للتعامل مع التلوث لكن أيضا لتوليد كهرباء من التلوث. |
| ..çello çantasındaki kürk manto ve hepsinden önemli ipucu... ..Midenin tepe taklak olması. | Open Subtitles | المعطف الفرو في علبة التشيللو, و الأهمّ من ذلك كلّه .. و الدليل الذي يقلب المعدة رأساً على عقب؟ |
| Midenin güneyindeki bütün birimlere kaçak organizmalara dikkat edin. | Open Subtitles | إلى كل القوات غرب المعدة احترسوا من دخول غير شرعي |
| Max, Kocaayak Midenin üstünde miydi yoksa? Açlıktan ölüyorum. | Open Subtitles | أوه ماكس هل كانت هذه معدتك أنت أو القدم الكبيرة؟ |
| Midenin sağlam olduğunu biliyorum, Jack. Dosyanı okudum. | Open Subtitles | أن أعلم أن معدتك قوية يا جاك لقد قرأت ملفك الخاص |
| Miden sindirmeye başladığında... çekip Midenin içini de alırım. | Open Subtitles | وعندماتبدءمعدتكفىهضمها .. سوف اسحبها للخارج و اخرج معها بطانه معدتك |
| Son zamanlarda uyandığımda... ..Midenin üstünde uyuduğunu fark ettim. | Open Subtitles | في الآونة الأخيرة، حين كنت أوقظكِ من النوم في الصباح .. لاحظت أنّكِ تنامين على بطنكِ .. |
| Özofagus sfinkterini geçip, Midenin son bölümüne ulaşacağız. | Open Subtitles | نمر بالعاصرة المريئية السفلى إلي تجويف المعدة |
| Belki bunun için Midenin olmaması gerekir. | Open Subtitles | لَرُبَّمَا لم يكن عِنْدَكَ المعدة لهذا الشيء. |
| Biraz hafife aldın. Kırışık parça. Midenin bir parçasını buldum. | Open Subtitles | على أقل تقدير، مهلاً، طيات المعدة لقد وجدت قطعة من المعدة |
| Mort, Midenin dibine varmalısın. | Open Subtitles | حسنا , مورت , ستحتاج للوصول إلى قاع المعدة |
| Bir Midenin içindekiler, birisinin market poşeti gibidir. | Open Subtitles | تعرفين، محتويات المعدة مثل حقيبة بقالة الشخص |
| Naproxen'in yan etkilerinden biri Midenin kendi kendini sindirmesini engelleyen Prostaglandin salgısını azaltmasıdır. | Open Subtitles | وأحد الأعراض الجانبية للنابروكسين أنّه يقلل مادة البروستاجلاندين والتي تحمي بطانة المعدة من الحمض المعدي الذي تُفرزه |
| Midenin dolduracak bir iş bulmak kolay değil. | Open Subtitles | الحصول على وظيفة لملىء المعدة ليس سهلاً. |
| Midenin sindirim borusunun boy ekseni etrafına dolanması oluyor o. | Open Subtitles | هذا يحدث عندما تلتف المعدة... حول المحور الرأسي للجهاز الهضمي. |
| Miden sindirmeye başladığında... çekip Midenin içini de alırım. | Open Subtitles | وعندماتبدءمعدتكفىهضمها .. سوف اسحبها للخارج و اخرج معها بطانه معدتك |
| Kahvenin bir kısmını emip, Midenin yanmasını engelleyecek. | Open Subtitles | لإمتصاص بعض القهوة حتى لا تحدث فتحة في معدتك |
| Yiyemediğin bir şey olursa kesinlikle söyle. Şu sıralar Midenin çok hassas olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | لا تزعجي نفسك باي شيء لا يمكنك أكله لا يمكنني الا تخيل مدى حساسية معدتك الآن |
| Sanırım senin Midenin içinde dipsiz bir kuyu var. | Open Subtitles | وأعتقد أن كنت قد ولدت مع قعر الهاوية حيث معدتك ينبغي أن تكون |
| Midenin alt üst olduğu ve dizlerinin cansızlaştığı ama tekrar nefes alabildiğin o son duraksamanın hemen öncesi gibi. | Open Subtitles | تماما قبل أن يتوقف حيث معدتك تكون مضطربة و ركبك ضعيفة |
| Sanki Midenin üstünden bir lokomotif geçiyor gibi hissedersin. | Open Subtitles | أنه أشبه بقاطرة تحاول الخروج من معدتك |
| Bu şey sayesinde Midenin iç kısmıyla iletişim kuruyorsun. | Open Subtitles | كما تعرفين, تلك الأشياء مرتبطة بالأشياء التي في بطنكِ |