| [ TV spikeri ] The mutant Yasa Paketi, Senatör Kelly tarafından. | Open Subtitles | لقد خسر اليوم قانون كشف المتحولين واحدا من اكبر مشجعيه |
| Daha eski bir mutant. Bilinci bedeninden ayrılmış, anlıyor musunuz? | Open Subtitles | متحول كبير في السن، ووعيه مفصول من جسدة، أليس كذلك؟ |
| O bir.... mutant 5. sınıf Daha önce hiç bukadar güçlüsünü hissetmedim | Open Subtitles | إنها متحولة و قد تم تصنيفها على أنها من أكثر القوى فاعلية |
| Jinekolojik aletler mutant kadınlar üzerinde çalışmak için. | Open Subtitles | إنها أجهزة أمراض نساء للعمل على النساء المسوخ |
| Burada hayal edilebilir her tür şeyi satarız, mutant. Karınca evlerinden zepline kadar. | Open Subtitles | اننا نبيع كل ما يمكن بيعه ميوتن من الانتون الى الزفلون |
| Bir çeşit mutant deniz canavarından mı söz ediyoruz? Kim ne olduklarını sikler? | Open Subtitles | هل نحن نتكلم عن بعض انواع وحوش البحر المتحولة هنا؟ |
| Ama son dönemlerde mutant sorunuyla ilgili fikirleniz değişmiş, anlaşılan. | Open Subtitles | يبدو ان افكارك عن مشاكل المتحولين قد تغيرت مؤخرا |
| Tüm hayatını "mutant problemi"ni çözmeye çalışarak geçirdi. | Open Subtitles | لقد قضي حياته كلها في محاولة لحل مشكلة المتحولين |
| Bu dünyada hem mutant, hem de insanlar arasında bir savaşın yaklaştığını düşünen güçler var. | Open Subtitles | سواء من البشر او المتحولين والذين يؤمنون بأن حرب قادمة |
| Dikkat edin; iyi bir mutant olmak için yapılan bu antrenmanda, | TED | خذ الحيطة والحذر في هذا التدريب، لتكون متحول جيد. |
| Her şey olabilir. Nükleer santralden dolayı olmuş bir mutant olabilir. | Open Subtitles | يُمكنُ أَنْ يَكُونَ أيّ شئَ، يُمكنُ أَنْ يَكُونَ متحول مِنْ التأثير النووي. |
| Magneto bir kaçak Bakanlar Kurulu'nda bir mutant ve bizi anlayan bir başkan var. Peki neden saklanıyoruz? | Open Subtitles | يوجد متحول في الحكومة و الرئيس يفهمنا, فلماذا نختبئ؟ |
| Veya 120 kiloluk, iri yarı 6 mutant susamuru. | Open Subtitles | أو ستة متوسطة ,شبه متحولة تزن 250 باوند للواحد |
| Herkese dönüşebilme yeteneğine sahip bir mutant. | Open Subtitles | متحولة لديها القدرة على تغيير هيئتها إلى أي شخص |
| Ve Japonlar yeni bir mutant devrini karşıladılar. | Open Subtitles | أنا والسكان اليابانية قرن جديد من المسوخ. |
| Burası sihirli, mutant. Bu tip şeyler olabilir. | Open Subtitles | انه متجر العاب سحري ميوتن ويفعل كل انواع الامور الغريبة |
| Jean Grey, şimdiye kadar karşılaştığım tek 5. sınıf mutant. Potansiyeli sınırsızdır. | Open Subtitles | ان جين غراي هي المتحولة الوحيدة من المستوى الخامس التي رأيتها في حياتي, و قواها بلا حدود |
| Başka kim karnımda mutant bir bebek taşıdığımı biliyor? | Open Subtitles | من غيرك يعلم أن لدي طفلُ مسخ في أحشائي ؟ |
| Benim neyim var? "mutant çekici" diyen bir tabela mı taşıyorum? | Open Subtitles | لا أعرف ماهي مشكلتي أثمة لافته حول عنقي تقول جاذبة مسوخ |
| Ve eğer yolumuza çıkan mutant olursa, bu zehri onlara karşı kullanacağız. | Open Subtitles | و اذا وقف اي متحولين في طريقنا سوف نستخدم هذا السم عليهم |
| Benim tarafımdaki bu mutant canavar ile kara ve denizlere hükmedeceğim. | Open Subtitles | بوجود هذا الوحش المتحول بجانبي سوف أحكم أرضا وبحرا |
| Burada görecek bir şey kalmadı, millet. Bu mutant az sonra eriyecek ve şişko da onu kamışla emecek. | Open Subtitles | لا شيء لتروه هنا , ايها الناس هذا المسخ على وشك أن يذوب إلي سائل |
| Ne var aklinda? mutant güçler ve yillarin egitimi mi? | Open Subtitles | ما رأيك، قوى طافرة أو سنوات من التدريب؟ |
| Anlamazlar. Bir mutant olmanın ne demek olduğunu bilmiyorlar. | Open Subtitles | انهم لا يفهمون, انهم لا يعلمون ما معنى ان تكون متحولا |
| Caliliklarda dev, mutant bir kopegin dolandigina tamamen ikna olmus durumda. | Open Subtitles | مقتنع تماماً بأن هنالك كلب بريء متحولاً ضخماً يجول في المستنقع |
| Burada mutant istilasını konuşuyorduk adamınla burada. | Open Subtitles | لقد تناقشت مع كومة المتحوّرين الذين مع صديقك هنا |