| Bütün önemli insanlar, nükleer savaş konusunda benimle hemfikir. | Open Subtitles | جميع الشخصيات الأساسية المتزامنة مع الحرب النووية على اتفاقية معي |
| Tamam, sadece küresel nükleer savaş Bu olursa giymeyin tamam mı ? | Open Subtitles | حسنا يكفى ان تحدث الحرب النووية اذا حدث هذا اوقف الاستعمال فورا. ؟ |
| nükleer savaş tehdidinin yasal eylemler için fazla büyük olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول أن خطر الحرب النووية أكبر من الإعتراض السلمي. |
| Konuşursa, muhtemelen nükleer savaş başlar. Bu sadece bir ihtimal. | Open Subtitles | ولو تكلم,ربما يمكن أن يبدأ حرب نووية ذلك فقط محتمل |
| nükleer savaş çıkınca sadece Mona ve hamam böcekleri olacak sanırım. | Open Subtitles | عندما تكون هناك حرب نووية اعتقد أنها ستكون مونا وملايين الصراصير |
| Diğeri ise Kara Arşiv'in altındaki nükleer savaş başlığını patlatacak. | Open Subtitles | والآخر سيفجّر رأساً نووياً تحت الأرشيف الأسود |
| Cabe, insanlığın iyiliği için çalıntı bir nükleer savaş başlığını aşırmaya yardım ediyoruz. | Open Subtitles | Cabe فليكس، نحن نساعد أختلس رأس حربي نووي المسروقة من أجل خير البشرية. |
| nükleer savaş daha kötü ama o da yakın sayılır. | Open Subtitles | اعني.. ان الحرب النووية اسوء من ذلم.. لكنها قريبة |
| Clarke: nükleer savaş ve nükleer silahlar siber savaş ve siber silahlardan tamamen farklıdır. | Open Subtitles | الحرب النووية والسلاح النووي مختلفان تماماً |
| Akademisyenler nükleer savaş ve nükleer silahlarla ilgili gizli dökümanları yayınlamaya başladılar. | Open Subtitles | فبدأ الأكاديميون نشر وثائق غير مصنفة عن الحرب النووية والأسلحة النووية |
| Parayı dikkate alıyorsanız, bir trilyon dolar, insanların beslenmesi eğitimi ve istihdamı için olumlu sonuçlar doğurabilir. Bu da her şeyden önce nükleer savaş riskini azaltabilir. | TED | الآن، إن كنت تولي اهتماماً للمال، تريليون دولار يمكن أن تقطع شوطاً طويلاً في تغذية وتعليم وتوظيف الناس، والتي يمكن أن تقلل من خطر الحرب النووية في أن تبدأ بسببها. |
| nükleer savaş hakkındaki senaryomu yeni bitirdim. | Open Subtitles | أنجزت لتوي سيناريو_BAR_ عن الحرب النووية |
| Böyle iki kelime yan yana gelerek bu kadar korkutucu olamaz belki... bir de nükleer savaş. | Open Subtitles | ربما لا يُمكنكَ وَضع كلمات أسوَء مع بعضها ما عدا... الحرب النووية |
| Eğer bu bomba Delhi'de patlarsa, o zaman nükleer savaş başlar. | Open Subtitles | إذا إنفجرت هذه القنبلة في دلهي سوف تكون هناك حرب نووية |
| İkinci bir örnek olarak, müttefik bir ulus grubu hayal edin, işbirlikçi bir şekilde düşman ulusun nükleer savaş gemisinin bilgisayar sistemine sızıyor. | TED | كمثال آخر: تخيل مجموعة متحدة من الأمم يتعاونوا في إقتحام أنظمة الحاسب الآلي الخاصة بسفينة حربية نووية للأمة المعادية. |
| Onlarca nükleer silahın kullanıldığı bir nükleer savaş gezegendeki tüm hayatı bitirebilir. | TED | وحتى حرب نووية محدودة تشمل، مثلاً، عشرات من الأسلحة النووية، يمكن أن تؤدي إلى نهاية الحياة على هذا الكوكب |
| Daha önce görmediğimiz türde bir nükleer savaş haricinde bunu engelleyebilecek bir şey yok. | TED | ولا يوجد شيء سوى حرب نووية يمكنها ان تحول دون حدوث ذلك |
| Zorunlu olmadıktan sonra, bir nükleer savaş başlatmak istemiyoruz. | Open Subtitles | لا نريد البدء فى حرب نووية الا إذا أضطررنا إلى ذلك , أليس كذلك ؟ |
| Silah kaçakçısını yakalamamız için yardımına ihtiyacımız var Birkaç gün önce bir nükleer savaş başlığını çaldı. | Open Subtitles | الذى هرب رأساً نووياً منذ بضع أيام |
| Boştaki nükleer savaş başlıklarından aldın mı? | Open Subtitles | هل حدث للتو أن يكون رأس حربي نووي مستلقيا؟ |
| Yalnızca nükleer savaş başlıklarında kullanılıyor. | Open Subtitles | لا يتم استخدامها إلا في الصواريخ النووية. |
| nükleer savaş istiyor olamazsın. Amerika misilleme yapınca ne olacak? | Open Subtitles | لا يمكن أن تدعو لـ حرب نوويه ماذا سيحدث عندما تثأر أمريكا لذلك |