| Üzerimde kopyacının camları nasıl bildiğini öğrenmenin baskısını taşıyorum. | Open Subtitles | لذا انا اتعرض للضغط بشدة لأعرف كيف عرف هذا المقلد بشأن النوافذ |
| Bunun kim olduğunu ya da Haley'in izleme altında olduğunu nasıl bildiğini tespit etmek üzereyiz. | Open Subtitles | لم نتمكّن بعد من كشف من كان أو كيف عرف "هيلي" أنّه كان تحت المراقبة. |
| Wang Hai'nin, kapalı odaya girmek için koridoru kullanacağını nasıl bildiğini sormuşsun? | Open Subtitles | سألتني كيف عرف (وانغ هاي) أنّكم ستمشون في الممر لتصلوا الغرفة المغلقة؟ |
| Ne bildiğini ya da nasıl bildiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف مالذي يعلمه و لا أعرف كيف علم به |
| Ne bildiğini ya da nasıl bildiğini bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف مالذي يعلمه و لا أعرف كيف علم به |
| nasıl bildiğini bilmiyorum, ama çalıştığını söylüyor. | Open Subtitles | لا أدري كيف يعلم لكنهُ يقول هذا |
| nasıl bildiğini ben söyleyeyim. | Open Subtitles | سأقول لك كيف عرف |
| Solano'nun bütün adamlarını sorguya aldık. Kimse Carlito'nun geldiğimizi nasıl bildiğini söylemiyor. | Open Subtitles | جميع رجال (سولانو) محتجزون، ولا أحد يقول كيف عرف (كارليتو) بقدومنا. |
| Paulson'ın nasıl bildiğini öğrenmek istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن أعرف كيف عرف (بولسون). |
| nasıl bildiğini öğrenirseniz adamı yakalamış olursunuz. | Open Subtitles | ،اكتشفي كيف يعلم ذلك .وستجدين رجلك |