| Bu da, Meclis'in NASA'yı kapatmak için ihtiyacı olan tek şey. | Open Subtitles | هذا هو كل ما يحتاجه الكونجرس لإغلاق ناسا |
| Gerçek bir Amerikan kahramanı. NASA'yı yeniden popüler yaptın. | Open Subtitles | انت بطل كل الامريكيين ، لقد جعلت من ناسا محبوبة مرة اخرى |
| Aya gerçekten inmemiz gerekecek. NASA'yı kur ve durumu anlat. | Open Subtitles | إذاً علينا أن نهبط على سطح القمر فعلاً اخترع ناسا و أخبرهم أن يقوموا بذلك |
| Şansımız hiç yok, patronlarının NASA'yı memnun etmek istemesi çok belirgin ortada çok büyük bir para söz konusu . | Open Subtitles | بلا حظ, إنه لمن الواضح أن رؤساءه يسعون لإرضاء ناسا أموال كثيرة على المحك |
| Her gün NASA'yı gerçek bir astronotla gezme şansı bulamazsın. | Open Subtitles | ليس كل يوم سيتنسى لك أن تتجول في ناسا مع رائد فضاء حقيقي |
| Marslıların yaptığı bir anıt olduğunu düşündüğünden NASA'yı aynı yerin başka fotoğraflarını çekmesi için ayaklandı. | TED | في عام 1976 ، حيث كانت هناك حركة شاملة لدفع وكالة ناسا لتصوير هذه المنطقة لأن الناس ظنوا ان هذه صروح معمارية بناها المريخيون. |
| NASA'yı bıraktıktan sonra. | Open Subtitles | بعدما إستقلت من ناسا |
| NASA'yı bıraktığını düşünürsek. | Open Subtitles | بإعتبار انك تركت ناسا |
| Will'in mali durumuna baktım. 401k'si için NASA'yı Lehtar olarak göstermiş. | Open Subtitles | إنّي أتصفّح كشوف (ويل) الماليّة لقد وضع "ناسا" كمستفيد لجزء من مشروعه |
| Bu yüzden bu olaydan sonra onu Houstan'a geziye götüreceğim. Böylece NASA'yı görebilir. | Open Subtitles | ولهذا أنا آخذها في رحلة الى (هيوستن) بعد هذا لذا يمكنها أن تذهب وتشاهد (ناسا) |
| NASA'yı uyardı. | Open Subtitles | حذروا وكالة ناسا |
| NASA'yı, uzay gemisi Neptün'ün ötesine geçtiğinde Voyager'ın kamerasını evimize doğru son bir bakış için Dünya yönünde ters döndürmeye ikna etti. | Open Subtitles | أقنعَ ناسا أن تُدير كامير "فوياجر واحد" بإتجاهِ الأرض عندما تتجاوز المركبة الكوكب "نيبتون" لإلقاء نظرةٍ أخيرة على الوطن. |
| Dokunulmazlık anlaşması ve suçluların iadesi feragatnamesi. İmzalayın ben de size NASA'yı nasıl ele geçirdiğimi anlatayım. | Open Subtitles | اتفاقيّة حصانة وتنازل عن تسليم مجرمين، وقعوا عليهم، وسأعلمكم كيف اخترقتُ وكالة (ناسا). |
| Endişelenme evlat. Sen sadece NASA'yı nasıl hacklediğini anlat bana sana söz veriyorum sonra her şey yoluna girecek. | Open Subtitles | لا تقلق يا بُنيّ، أخبرني فقط كيف اخترقت (ناسا)، وأعدك أنّ الأمور ستكون على ما يُرام. |
| Einstein'ınki 160'tı. 11 yaşındayken NASA'yı hackleyerek, odamın duvarına asmak istediğim planları aldığım için FBI tarafından tutuklandım. | Open Subtitles | 197. أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) |
| Einstein'ınki 160'tı. 11 yaşındayken NASA'yı hackleyerek, odamın duvarına asmak istediğim planları aldığım için FBI tarafından tutuklandım. | Open Subtitles | 197. أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) |
| Sheldon'ı Teksas'a götürüp NASA'yı gezdirdiğin zaman gibi. | Open Subtitles | نعم مثل عندما أخذت (شيلدون) إلى (تكساس) و أرشدته في (ناسا) |
| Einstein'ınki 160'tı. 11 yaşındayken NASA'yı hackleyerek, odamın duvarına asmak istediğim planları aldığım için FBI tarafından tutuklandım. | Open Subtitles | 197. أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) |
| Einstein'ınki 160'tı. 11 yaşındayken NASA'yı hackleyerek, odamın duvarına asmak istediğim planları aldığım için FBI tarafından tutuklandım. | Open Subtitles | 197. أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) |
| Einstein'ınki 160'tı. 11 yaşındayken NASA'yı hackleyerek, odamın duvarına asmak istediğim planları aldığım için FBI tarafından tutuklandım. | Open Subtitles | 197. أمّا (آينشتاين) فمُعدّله كان 160. عندما كنتُ في الـ11 من عُمري، قبضت عليّ المباحث الفيدراليّة لإختراق وكالة (ناسا) |