| Rahatsızdım, bir otel odasındaydım ve orada olmak istemiyordum. | TED | كنت مريضة، وكنت في غرفة الفندق وكم أردت ألا أكون هناك. |
| -Giant'ın soyunma odasındaydım. Sonunda kendimi Joe Taggart ile duşta buldum. | Open Subtitles | كنت في غرفة تبديل ثياب الجيانتس انتهى بي الامر بالحمام مع جو تاغرت |
| Baba, Amerika Konuşuyor diye bir sohbet odasındaydım ve Doomie 22, aptalın tekinin kablolu vericisine çarptığını söyledi. | Open Subtitles | أبي .. لقد كنت في غرفة محادثة في أمريكا على الخط وأحد الأشخاص أخبرني ان هناك من دمر الكيبل |
| Ben soyunma odasındaydım. Sadece duydum, görmedim. | Open Subtitles | كنتُ في غرفة الخزنة سمعته، لم يمكنني رؤيته |
| Tüm akşam Fairfax County savcısının odasındaydım. | Open Subtitles | لقد كنت في مكتب المدعي العام لمقاطعة فيرفاكس طوال الليل |
| Üreme odasındaydım. | Open Subtitles | كنت بغرفة التزاوج |
| Evet, sanıyorum oturma odasındaydım. | Open Subtitles | نعم، أعتقد إنني يمكن أن أكون في غرفة معيشتي. |
| Bu zamanlar, o kaçınılmaz gezide, soğutucuda bir ayak parmağıyla, acil odasındaydım. | Open Subtitles | في ذلك الوقت ، في تلك الرحلة المشؤومة كنت في غرفة الطوارئ وإصبع في المبرِّد |
| O otel odasındaydım ve insanlar beni gördü. | Open Subtitles | كنت في غرفة الفندق. هناك أشخاص رؤوا ذلك. |
| Çocukların odasındaydım. Cevap verdiğimde kapattılar. | Open Subtitles | كنت في غرفة الأطفال عندما تلقيت المكالمة وأغلق الخط |
| Kumanda odasındaydım ama odanın öbür tarafındaydım. | Open Subtitles | كنت في غرفة التحكم في الجانب الآخر للغرفة |
| Bodrumda Steven Bash'in oyun odasındaydım kızarmış yumurta ve bologna sandviçi yiyordum. | Open Subtitles | كنت في غرفة تفصيل ستيفن باش أسفل في الطابق السفلي، أكل البيض المقلي و بولونيا شطيرة |
| Ön kapının açıldığını duyduğumda yatak odasındaydım. | Open Subtitles | تواجدت في غرفة النوم الرئيسة عندما سمعت فتح قفل الباب الأمامي |
| Konuk odasındaydım, seni domuz. | Open Subtitles | لقد كنت في غرفة الضيوف انت خنزير |
| Bakmıştım, ben de gözlem odasındaydım. | Open Subtitles | فعلت. كنت هناك في غرفة المراقبة |
| Arkadaşımla oyun odasındaydım. | Open Subtitles | لقد كنت في غرفة اللعب رفقة صديقي |
| Mola odasındaydım ve kendimi kontrol edemedim. | Open Subtitles | .... كنتُ في غرفة الاستراحة و لم يمكنني التحكم في نفسي |
| - Bütün gece o otel odasındaydım. | Open Subtitles | كنت في غرفة الفندق تلك طوال الليل. |
| Atılgan-B'nin saptırıcı kontrol odasındaydım Karıştır bunları. | Open Subtitles | كنتُ على متن سفينة "الإنتربرايز - ب" في غرفة تحكُّم المُنحرف و... امزج هذا، هلَّا تفعل؟ |
| Soyunma odasındaydım, duş alıyordum, ve ben... | Open Subtitles | كنت أغتسل في غرفة الملابس |
| Prodüksiyon odasındaydım. | Open Subtitles | كنت في مكتب الإنتاج_BAR_ |
| Az önce Hank'in odasındaydım. | Open Subtitles | كنت بغرفة (هانك) للتو |