| - Sana kötü bir fikir olduğunu söylemiştim. - Hayır söylemedin. | Open Subtitles | . أخبرتك أن هذه فكرة سيئة . لا ، لم تخبرنى |
| Sana Noel Baba'nın gerçek olduğunu söylemiştim! Hadi hediyelerimizi bulalım. | Open Subtitles | أرأيت لقد أخبرتك أن سانتا حقيق اذهب وابحث عن هديتك |
| Adına hoş bir şarkı bestelemiş. Sana aşık olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | .لقد كتب لك أغنية جميلة أخبرتك أنه وقع في حبك |
| Sana burda değil, arkadaki ahırlarda olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | ماذا تفعل؟ لقد أخبرتك أنها في الاصطبلات الخلفية، ليست هنا |
| Sana bunun bir tuzak olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك بأن هذا سيكون فخ لقد قلت لك ذلك |
| Çok küçük olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | . أخبرتك بأنه صغير جدا لقد قمت بهذا عن قصد , أنت فعلتها؟ |
| Sana yanlış yolda olduğunu söylemiştim. O kız sana göre değil. | Open Subtitles | لقد أخبرتك أن فكرتك محكومة بالفشل , إنها مهذبة وشريفة |
| Size konuşmamızın sadece bilgi alma amaçlı olduğunu söylemiştim. Dert erme sen. Hoşça kal. | Open Subtitles | أخبرتك أن لقاءنا كان غنياً بالمعلومات المفيدة لا تقلق مع السلامة |
| Hey ! Sana buranın iyi bir yer olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | هاى, أرأيت, لقد أخبرتك أن هذا المكان رائع |
| Bunun neyle ilgili olduğunu bildiğime eminim ve sana o mektubun çok agresif olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أعتقد أنني أعرف حقيقة هذا الأمر و قد أخبرتك أن تلك الرسالة قد كانت لطيفة جداً |
| Bir tablet, iki sürücü, araştırmamın hepsi. Sana o adamın tehlikeli olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | اللوحة, وقرصين, كل أبحاثي أخبرتك أن ذلك الرجل خطر |
| Onun iyi bir çocuk olduğunu söylemiştim. Başının belada olduğunu düşündüğünde onunla konuşmalısın. | Open Subtitles | أخبرتك أنه فتى رائع,كان عليك أن تتحدث معه عندما تعتقد أنّه في ورطة |
| Patente göre bu deliklerin filtrenin dudak kısmından itibaren 12 milimetre olduğunu söylemiştim. | TED | لقد أخبرتك أنه قد أقرت البراءة أن الفتحات يصل طولها 12 ملم من طرف حافة المرشح. |
| Bu adamın deli olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | أرأيت؟ أخبرتك أنه مجنون، غير معقول، ماذا حدث؟ |
| - Sana kızın bana vurgun olduğunu söylemiştim. - Carter yalnızca . | Open Subtitles | أخبرتك أنها تحبني كارتر قد السيارة |
| Sana ileride bir barikat olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | تباً، لقد أخبرتك لقد أخبرتك بأن هناك نقطة تفتيش. |
| Size gerçek olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | هل رأيت هذا؟ هل رأيته؟ لقد أخبرتك بأنه حقيقي |
| Siktir, tek kişi bu değil. Kötü bir fikir olduğunu söylemiştim! | Open Subtitles | سحقاً، لقد تفاقم وضعه أخبرتك أنّ هذه فكرة سيئة |
| Eşsiz bir yeteneğin olduğunu söylemiştim. Şimdi onu kullanmanın zamanı. | Open Subtitles | لقد أخبرتكِ أن لديكِ قدرة فريدة، والآن حان وقت استخدامها. |
| Sana planlarım olduğunu söylemiştim. Bana, seni dahil eder miyim diye sordun. | Open Subtitles | لقد اخبرتك ان لدى ارتياطاتى وسألتنى ان كانت من الممكن ان تتضمنك |
| Akbabanın Dünya üzerinde uçan en büyük kuş olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لقد قلت بأن الصقر الامريكي هو اكبر الطيور في العالم |
| Ama orada orbing güvenli olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لكنني قلت لك أنه من الأمان أن أنتقل إلى الأعلى |
| Kaçığın teki olduğunu söylemiştim sana! Su katılmamış bir çatlak! | Open Subtitles | قلت لك أنها كانت معتوه إنها معتوهة بالكامل |
| - Bagajımıza bakmalarının vakit kaybı olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك انها مضيعة للوقت .. التفتيش في أمتعتنا |
| - Sana Nicola'nın kötü olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | اخبرتك انها كانت سيئة لا بل ادائك بالداخل |
| Sana bir sürprizim olduğunu söylemiştim. Hazır mısın? | Open Subtitles | وقد اخبرتك انه لدي مفاجاة لكي , هل انتي مستعدة ؟ |
| Size öyle yemeğinde suşi olduğunu söylemiştim. | Open Subtitles | لقد أخبرتك,أننا سنتناول السوشي على الغداء |