| Lütfen yeniden düşün! Asla onlardan biri olmadın sen! Kendi öz iradem var. | Open Subtitles | ولكن يا أخي، أرجوك ضع بعين الاعتبار بأنك لم تكن أبدا واحد منهم |
| Asla bir takım oyuncusu olmadın. Bu yüzden hiç arkadaşın yok. | Open Subtitles | لم تكن أبدا لاعبا ضمن الفريق لذلك ليس لك أى أصدقاء |
| Asla bir MI7 ajanı olmadın,Johnny. Hiçbir zaman bizden birisi olamadın. | Open Subtitles | لم تكن يوماً من إم آي 7 لم تكن يوماً أحدنا |
| Tanıştığımızdan beri bir kere dürüst olmadın bana! Sevmedin bile! | Open Subtitles | لم تكوني أمينة معي منذ أن التقيتك ,لم تحبيني أبداً |
| Seçimle ilgili hiçbir zaman mutlu olmadın, ve şimdi de bırakmamı istiyorsundur. | Open Subtitles | لم تكوني أبداً مسرورة بترشحي و أعتقد الآن أنك تريديني أن أتوقف |
| Hayır, sen karakterlerinle zaman harcıyorsun. Hiçbir zaman yalnız olmadın. | Open Subtitles | لا، أنت تقضي الوقت مع شخصياتك لم تكن بمفردك قط |
| Seninle tanıştığımız günden beri mutlu olmadın, değil mi? | Open Subtitles | إنك لم تكن سعيداً منذ أن التقينا ، أليس كذلك ؟ |
| Cidden Peg. Tatmin olmadın mı? | Open Subtitles | لكن على محمل الجد، الوتد، أعني، لم تكن أنت راض؟ |
| Hiçbir zaman mutlu olmadın. Bence mutlu olmaya yetin yok senin. | Open Subtitles | لم تكن سعيدا أبدا , ولا أظن بأنك قادر على ان تصبح سعيدا |
| Seni senelerdir tanıyorum. Hiçbir zaman gelip de selam veren ilk sen olmadın. | Open Subtitles | لقد عرفتكَ لسنوات، ولم تكن الشخص الأول الذي يأتي ويلقي التحية |
| Olay da bu zaten. Benim sana dürüst olduğum kadar bana dürüst olmadın. | Open Subtitles | وبذلك الشيء لم تكن صادقاً معي كما كنت صادقة معك |
| Sana çarptığımdan bu ana kadar, büyük bir hayal kırıklığından başka bir şey olmadın. | Open Subtitles | انت لم تكن شيئاً ماعدا خيبة امل بالنسبة لي منذ اللحظة التي دهستك فيها |
| Bana öyle geliyor ki, büyük ihtimalle sen hiçbir zaman yarı at, yarı insan olmadın. | Open Subtitles | حسناً .. ربما انت لم تكن ابداً هذا الكائن |
| Gerçek bu ama! Sen benim oğlum değilsin ve hiç olmadın. | Open Subtitles | إنّها الحقيقة، لست ابني ولم تكن كذلك أبداً |
| Öğrenciydin şimdi de muhabir oldun, ama asla asker olmadın. | Open Subtitles | كنتِ طالبة و بعدها صحفيّة، لكنّك لم تكوني جنديّة أبدا. |
| Sen dramatik karakter olmadın ki hiç. | Open Subtitles | .أنتِ لستي من النوع الدرامي و لم تكوني كذلك أبدا |
| Sana bak. Hicbir zaman kücük sehir kızı olmadın. | Open Subtitles | أنظري إلى نفسكِ لم تكوني فتاةً عادية ابداً ياعزيزتي |
| Bize katıldığından beri hep bencil davrandın ve yardımcı olmadın. | Open Subtitles | منذ ان انضممتي إلينا لم تكوني سوى أنانية و عديمة الفائدة |
| Bu oldukça aptalcaydı ama sen hiçbir zaman zeki biri olmadın. | Open Subtitles | حسنٌ، ذلك كان غباءً شديدًا. ها أنت مُجددًا، إنّك حقًّا لم تكُن أحد الرجال الأذكى قطّ. |
| Hiç olmadın. Ondan çok daha yaşlısın. Onunla aylardır birlikteyiz. | Open Subtitles | و لم تكونى كذلك أبدا ، أنت تكبرينه بسنوات ، لقد كنا معا منذ شهور |
| "Neden kuzenin Trudy gibi avukat olmadın?" | Open Subtitles | لماذا لم تصبحي محاميه مثل قريبتكِ ترودي؟ |
| Beni bu dünyaya getirmiş olabilirsin ama asla beni annem olmadın. | Open Subtitles | ربما أنتِ من أحضرتني إلى العالم لكنكِ لم تكونِ قط والدتي |
| Çünkü asla benden memnun olmadın. | Open Subtitles | هذا لأنه أنت لم تكني راضية علي |
| Kolay iş istiyorsan niye diş hijyen uzmanı ya da araba kiralayıcısı olmadın? | Open Subtitles | إذا أردت شيء سهل الذي لم تصبح أسنان نظافة أو شخص أجرة سيارة؟ |
| Bu komploya tesadüfen dahil olmadın. | Open Subtitles | أنت لَمْ تقع في هذه المؤامرةِ بِالصُّدفَة |
| Umarım sorumdan rahatsız olmadın? | Open Subtitles | أتمنى أن لاتستهن . بسؤالى |
| Hiç olmadın ve asla olmayacaksın. | Open Subtitles | لم تكن أبداً مثلي ولن تصبح كذلك في يومٍ ما |