| Özgün olmak kolay değil, ama şundan şüphem yok: Özgünlük, etrafımızdaki dünyayı iyileştirmenin en iyi yolu. | TED | حسناً، ليس من السهل أن تكون مبدعاً، ولكن ليس لدي أي شك حول هذا الأمر، تلك هي أفضل وسيلة لتحسين العالم من حولنا. |
| Bay. Collier başarılı bir aktris olmak kolay değil. | Open Subtitles | سيد كوليير ليس من السهل أن تكون ممثلة ناجحة |
| "Yeşil olmak kolay değil" Albümünü de almış mıydın? | Open Subtitles | هل لديك أيضاً اسطوانتة ''ليس من السهل أن تكون أخضراً''؟ |
| Hayır, tabiki, şimdi mutluyuz. Şu anda mutlu olmak kolay. | Open Subtitles | نعم بالطبع الآن نحن سعداء من السهل أن تصبح سعيدا الآن |
| Umursamaz olmak kolay, cesur olup, kendini adamak zordur | Open Subtitles | من السهل أن تكون مستهتراً لكن يستلزم الأمر شجاعة لتهتم بالأمر |
| Yeni çocuk olmak kolay değildir. | Open Subtitles | عادتًا ليس من السهل أن تكون الطالب الجديد ولكنني لا أشك أنك ستتلائم بينهم.. |
| Şehit olmak kolay. Kahraman olmak da. | Open Subtitles | من السهل أن تكون شهيداً و أن تكون بطلاً أيضاً |
| Yani 43 yıl sonra bir daha bekâr olmak kolay olmaz. | Open Subtitles | أعني لا أعتقد أنه من السهل أن تكون عزباء مجدداً بعد 43 عام |
| Kendi hikayeni yazarken kahraman olmak kolay. | Open Subtitles | من السهل أن تكون بطلاً عندما تكتب قصتك الخاصة |
| Hayatın boyunca siyahi birine karşı oynamadıysan Süpermen olmak kolay. | Open Subtitles | من السهل أن تكون رجلاً خارقاً طالما أنك لم تلعب بمواجهة رجل أسود طوال حياتك |
| Belki de benim gibi biriyle evli olmak kolay olmamıştır... | Open Subtitles | ربما؟ أقصد أنه ليس من السهل أن تكون متزوجاً من... |
| Ben olmak kolay değil. | Open Subtitles | من أي شيء في العالم. ¶ ليس من السهل أن تكون لي |
| Hala, Ben olmak kolay değil. | Open Subtitles | ¶ وليس في كل أو نهاية لي ¶ ¶ ومع ¶ ليس من السهل أن تكون لي |
| Ama Paris'te Amerikalı olmak kolay, n'est-ce pas (değil mi), Fournier? | Open Subtitles | و لكن من السهل أن تكون فرنسياً في باريس أليس كذلك يا "فورنييه" ؟ |
| Biliyorum, bazen benim dostum olmak kolay değildir... ama ne zaman bana ihtiyacın olsa yanında olacağım. | Open Subtitles | أعرف أنه أحياناً ليس من السهل ...أن تكون صديقي ولكنني سأكون موجوداً عندما تحتاجني |
| Malum, çuvalla paran olunca vali olmak kolay. | Open Subtitles | كما تعلم، إنه من السهل أن تصبح محافظاً عندما يكون لديك الكثير من المال |
| "Olağanüstü bir çocuğa olağan bir ebeveyn olmak kolay bir vazife değildi. | Open Subtitles | "ليست مهمّة هيّنة أن أكون ..أباًعادياًلطفةغير عادية" |
| Bu soktuğumun işinde yıldız olmak kolay değil be oğlum. | Open Subtitles | ليس من السهل ان تكون النجم في هذا الهراء |
| Gecenin bir yarısı evden çıkan, tüm hafta nerede ve kiminle olduğunu söyleyemeyen bir adamla evli olmak kolay bir şey değil. | Open Subtitles | -إنه ليس أمراًسهلاً أن تكوني متزوجة من شخص يغادر في منتصف الليل و لا يستطيع أن يخبرك أين و مع من كان |
| Yeni bir yerde olmak kolay değil. | Open Subtitles | ليس سهلاً أن تكوني شخصاً جديداً |
| Özgür olmak kolay değil. Özgürlük gerçektir ve gerçek de kahrolası bir şeydir. | Open Subtitles | ،و لكن الحرية ليست شيئا ً سهلا ً الحرية هى واقعنا , و الواقع شيء ملعون |