| omurgaya sahip ilk hayvanlar balıklardı. | TED | كانت الأسماك أولى الحيوانات التي نما بها العمود الفقري. |
| İnsanlar genellikle omurgaya dengesiz şekilde yük bindiren, omuzlar önde ve sırt kambur olacak şekilde otururlar. | TED | وتتمثل الطريقة الشائعة بالجلوس بظهر منحني وكتفين متراجعين وضعية تخلق ضغطًا غير متساو على العمود الفقري |
| Sol taraftan, buradan girdi ve omurgaya doğru yol aldı. | Open Subtitles | دخلت في الجانب الايسر هنا واستقرت قرب العمود الفقري |
| omurgaya önden ya da arkadan baktığınızda 33 omurun hepsi aynı hizada olmalıdır. | TED | عندما تنظر للعمود الفقري من الأمام أو من الخلف يجب أن تبدو جميع الفقرات الثلاثة والثلاثون مصفوفة على خط مستقيم. |
| Kafatasını doğrudan omurgaya bağlaman lazım | Open Subtitles | ستضطرون إلى تعليق الجمجمة مباشرةً بالعمود الفقري |
| Göğüs boşluğundan omurgaya doğru. | Open Subtitles | من خلال التجويف الصدري, خلال العمود الفقري |
| Nereye gideceğini bilmek için omurgaya dokunabilmeliyim. | Open Subtitles | ماذا؟ يجب أن تتمكن من لمس العمود الفقري لتعرف أين تذهب |
| Bu arada, bıçak kaburgaya saplanmış ve omurgaya gelince durmuş. | Open Subtitles | حسناً، إذن دخل السكّين إلى الضلع، وتوقف عندما ضرب العمود الفقري. |
| Ayrıca, gerçekten maskot güvenliği hakkında endişeliler çünkü kafamızda dev bir başlıkla saatlerce duruyoruz ve bu omurgaya zarar verebilir. | Open Subtitles | أيضاً ,إنهم قلقون بشأن سلامة التميمة, لأنه عند قضاء ساعات طِوَال مرتدين الرأس يمكن أن يؤذي العمود الفقري. |
| Retroperiton üzerinden omurgaya ulaşacaksın ve ben de L5 ve s1'i kemik greftiyle birleştireceğim. | Open Subtitles | ولن يعجبك أين سأغرسه. إذا، ستدخلين إلى العمود الفقري من خلف الصفاق، |
| Sternumun altından girip omurgaya doğru ilerle. | Open Subtitles | صوب تجاه عظمة الصدر طلوعاً إلى العمود الفقري |
| Doktor omurgaya yayıldığını ve yapılacak bir şey olmadığını söyledi. | Open Subtitles | الطبيب أخبرني أنه انتشر إلى العمود الفقري و لا يوجد هناك أي شيء لفعله. |
| Kürek kemiğini omurgaya doğru çekin. | Open Subtitles | و أجعلن الكتف أسفل العمود الفقري. |
| Yani bıçak omurgaya saplanmış. | Open Subtitles | اذت السكين علقت في العمود الفقري. |
| omurgaya ve beyine iğne sokulmuş. | Open Subtitles | إبرة ببطن العمود الفقري و بداخل الدِماغ |
| Doğruca boynundan omurgaya enjekte edilecek. | Open Subtitles | نحقنه في العمود الفقري بالرقبة |
| Sakatlamak için ateş edin. Mide ve omurgaya. | Open Subtitles | ...أطلقوا بهدف تشليلهم المعدة، العمود الفقري |
| Ancak bunların ikisi de yabancı kemik parçasının omurgaya nasıl girdiğini açıklamıyor. | Open Subtitles | و لكن أياً منها لا يفسر كيف ان الشظية العظمية تركت محشورة في الفقرات |
| Bu tür durumlarda, başı yeniden oturtmak için omurgaya çelik bir çubuk yerleştirirler. | Open Subtitles | ما يفعلونه هو إدخال قضيب معدني في الفقرات لإعادة وصل الرأس |
| omurgaya ilişkin ağır bir darbe olacağını düşünmüştü. | Open Subtitles | لقد ظن من أنه يمكن أن تكون حالة من الصدمة للعمود الفقري |
| Ampute edilen bacaktan alınacak vaskülarize fibuler grefi sağ bacağı ve pelvisi omurgaya bağlamak için kullanmayı planlıyor. | Open Subtitles | خطة (توريس) تنُص على أخذ طُعوم لأوعية دموية من ساق مبتورة لربط الساق اليُمنى و الحوض بالعمود الفقري عند الخط الأوسط |