| Sizin vakanızda, On yıllık evlilik ve sadece bir hata. | Open Subtitles | في قضيتك زواج عشر سنوات وحالة طيش واحد موجز |
| On yıllık mahkûmiyetten sonra, özgürlüğümün ilk iki gecesini metroda uyuyarak geçirdim. | Open Subtitles | بعدَ عشر سنوات في السِجن أول ليلتين لي في الحُرية أمضيتهُما أنامُ في نفَق القِطار |
| Bütün ürünlerimi hatta On yıllık stoklarımı bile almak istedi. | Open Subtitles | وعرض شراء كل شيء عشر سنوات من أرشيف البضائع |
| Bize şu On yıllık faizsiz krediyi ayarladın mı, anlaştık. | Open Subtitles | إن اعطيتنا اياه لعشر سنوات مقابل إجارٍ ميّسر. ستصل حتما لإتفاق. |
| Diğer bütün uzmanlar On yıllık planlar hazırlıyor ben de birkaç fikir arıyorum. | Open Subtitles | الأطباء المقيمون الآخرون يضعون خطة لعشرة سنوات. أنا أبحث عن شئ فريد |
| On yıllık evlilik. Istakozumu bile bitiremedim. | Open Subtitles | عشرة سنوات متزوجة و لم أنهي طعامي مع زوجي مرة |
| Evet, ben de On yıllık zamanımı utandırıcı bir döngü içinde yemek istemedim, ama bunu yaptım, ve bu şekilde kabullenmek daha sağlıklı. | Open Subtitles | أجل ، لم أقصد أن آكل طوال حياتي لأصبح هكذا خلال عشر سنوات لكني فعلت ، ومن الصحي الإعتراف بهذا |
| On yıllık tıp eğitimine dayanarak mı? | Open Subtitles | و هل هو مستند الى عشر سنوات من التدريب الطبي؟ |
| On yıllık travmayı altı haftada eskisine döndüremezsin. | Open Subtitles | جرح ذو عشر سنوات لا يمكن أن يلتئم في غضون ستة أسابيع |
| On yıllık fırında makarna ihtiyacını karşılar ama bir adamı öldürmeye değmez. | Open Subtitles | يكفي لماكدونالدز عشر سنوات ولكن لا يكفي لقتل رجل |
| On yıllık krediyle almıştı ailem. | Open Subtitles | التي اشتراها والديّ بقيمة الرهن العقاري لمدة عشر سنوات |
| O On yıllık Motorola'nın interneti bile yok. | Open Subtitles | أن موتورولا البالغ من العمر عشر سنوات لم يكن لدينا حتى الإنترنت. |
| Aradığın paraysa, bu hesaplar On yıllık. | Open Subtitles | إن كنت تبحث عن المال فعمر هذه الحسابات عشر سنوات |
| Her element On yıllık bir döngü oluştururken, yīn veya yáng'a ayrılmıştır. | TED | يتم تعيين كل عنصر كَ"يين" أو" يانغ" ، مكونين دورة مدتها عشر سنوات. |
| Geçmişten biliyoruz, güzel bir yazılım çıktıktan sonra ve onu On yıllık makinede çalıştırdıktan sonra "Aman Allahım, bu makine bu kadar hızlı mıydı?" | TED | و بالمقارنة بالماضي , بعد ان استطعنا تحقيق برامج قوية , و تاخذوها و تجربونها على ماكينة عمر عشر سنوات , انتم تقولون , الله , الماكينة كانت سريعة ؟ |
| Etrafta On yıllık Impala ile takıldığınızı hatırlıyorum. | Open Subtitles | أتذكّر متى كان عندهم أنت ضرب حول... في إمبالا بعمر عشر سنوات. |
| On yıllık tekniği bir gecede yalayıp yutmuş gibi. | Open Subtitles | يبدو وكأنه تعلم حركات متدرب لعشر سنوات في ليلة واحدة |
| On yıllık tekniği bir gecede yalayıp yutmuş gibi. | Open Subtitles | يبدو وكأنه تعلم حركات متدرب لعشر سنوات في ليلة واحدة |
| Tamam, ona Tracey kolejine' bakmasını söyle. On yıllık gelişme planı. | Open Subtitles | حسناً، قل له أن ينظر لخطة توسيع كليّة (تريسي) لعشر سنوات. |
| Lütfen bu hastane için On yıllık bir plan geliştirdiğini söyleme. | Open Subtitles | قل لي أنك لا تضع خطة لعشرة سنوات من أجل هذه المستشفى |
| Bu pasaport, On yıllık için bir amerika vizesi | Open Subtitles | هذا جواز سفرك مع تأشيرة أمريكية لعشرة سنوات |
| Onun için On yıllık bir planım yok, "şu an" planım var. | Open Subtitles | ليس لديّ خطة لعشرة سنوات من أجله .لديّخطة"في الحال"منأجله. |
| O On yıllık plan saçmalığına kendini kaptırmadı. | Open Subtitles | أنتم من علق بخطة لمدة عشرة سنوات |