| Ben de sanıyordum ki, ona iyilik ediyorum. | Open Subtitles | لذا اعتقد اننى ربما سأصنع له معروفا |
| ona iyilik yaptığımı bile düşündüm. | Open Subtitles | لذا اعتقد اننى ربما سأصنع له معروفا |
| Yani ona iyilik yaptığın için sana kızdı mı? | Open Subtitles | إذا هو غاضب منك لأنك عملتي له معروفا |
| Ben de yakınlardaydım ona iyilik olsun diye gelip alayım dedim. | Open Subtitles | كنت في الجوار، ففكرت أن أسدي له معروفاً وأجلبها له. |
| ona iyilik yaptım. Artık acı çekmiyor. | Open Subtitles | لقد اسديت له معروفاً لكي لا يعاني بعد الان |
| Hayatını mahvederek, ona iyilik yaptığını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقدين أنكِ تسدين لها خدمة ؟ ؟ وأنتِ تخربين حياتها ؟ |
| Biliyorum, ona iyilik yaptığını sanıyorsun ama seni bu işe sokmak için, her ne söylediyse yalan söyledi, kardeşim. | Open Subtitles | انا اعرف انك تفعل لها خدمة ولكن مهما كانت الطريقة التي اقنعتك بها كانت تكذب عليك يا اخي |
| Rusların yapmasından iyidir. ona iyilik yapmış olduk. | Open Subtitles | لقد انتهت عندما صنعها الروس لقد صنعنا لها معروفاً |
| Rahatlamaya ihtiyacı var. ona iyilik yapıyoruz. | Open Subtitles | هي بحاجة لأن تسترخي نحن نسدي لها معروفاً |
| - Katili ona iyilik yapmış olabilir. | Open Subtitles | من قتله قد أسدى له معروفا. |
| ona iyilik yaptı. | Open Subtitles | لقد صنعت له معروفاً |
| ona iyilik yapmış olacaksın. | Open Subtitles | أنت ستسدي له معروفاً. |
| ona iyilik yapıyoruz. | Open Subtitles | نحن نسدي لها خدمة |
| Iseult'u unutmak için içiyorsan, ona iyilik yapıyor değilsin. | Open Subtitles | إن كنت تشرب لنسيان (إزلت) فأنت لا تسدي لها خدمة |
| - ona iyilik yaptım hayatım. | Open Subtitles | انا اصنع لها معروفاً يا عزيزتي |
| Muhtemelen ona iyilik yaptım. | Open Subtitles | ربما أسديت لها معروفاً |