| Son iki saattir aşağıda, onun dairesinde birlikteler. | Open Subtitles | و آخر ساعتين من هذا الليوم يقضيها فى شقته مع بعضهما | 
| Bu hala kızın, onun dairesinde ne aradığını açıklamıyor. Onun dairesiydi ama artık değil. | Open Subtitles | مما لا يفسر لماذا كانت في شقته وقد كانت لكنها الآن ليست كذلك | 
| Michael Voltaggio ile tanışamazsam ölürüm! Davetiyeler muhtemelen hâlâ onun dairesinde. | Open Subtitles | إذا لم أقابل مايكل فولتجيو سأموت تذاكر المرور علي الأرجح في شقته | 
| Şu an onun dairesinde duruyorum şehir planlamasıyla ilgili bir sürü kitaba bakıyorum. | Open Subtitles | أنا داخل شقته الآن، هناك العديد من كتب التخطيط العمراني | 
| 15 dakika sonra onun dairesinde buluşalım. | Open Subtitles | سنقابلك فى شقته بعد 15 دقيقة كن هناك | 
| Dün geldim, onun dairesinde kalıyordum. | Open Subtitles | لقد وصلت بالأمس. وأنا باقية في شقته | 
| O orada. onun dairesinde. | Open Subtitles | إنها هناك، إنها في شقته | 
| Beş dakika içinde onun dairesinde. | Open Subtitles | امنحني خمس دقائق في شقته | 
| Herkes davetli. onun dairesinde olacak. | Open Subtitles | في شقته و الجميع مدعو لها | 
| Bunu onun dairesinde bulduk. | Open Subtitles | لقد عثرنا على هذه في شقته. | 
| Yani onun dairesinde olmalı. | Open Subtitles | إذن هو في شقته بكل تأكيد | 
| - Biraz önce onun dairesinde takılıyordum. - Gerçekten mi? | Open Subtitles | -بالواقع، كنت أتسكع تواً في شقته . | 
| Sorun şu ki, Harry Lester, Palmetto'da döküntü bir otelde öldürüldükten yarım saat sonra seni onun dairesinde bulduk. | Open Subtitles | (حسناً ، هذا هو الأمر يا (هاري (بعد نصف ساعة من مقتل (ليستر ... "في المضيف في "بالميتو وجدناك في شقته ! | 
| Madras'tayken, onun dairesinde bir adam gördüm. | Open Subtitles | (في( مادراس, وجدت رجل في شقته |