| Bir hafta önce oradaydık, sokakta 7000 kişi toplanmıştı bu bi mucizeydi, çok tehlikeli olduğu için normalde | TED | كنا هناك في الأسبوع الماضي ،عندما كان هناك 7000 شخصا في الشارع و كانت بحق معجزة ، و بينما كنا نمشي عبر الشوارع |
| - Bizim hatamızdı! oradaydık ve onları durdurmaya çalışmadık. | Open Subtitles | بلا لقد كان ، لقد كنا هناك ولم نفعل شيئاً |
| Pek çoğumuz komünisttik, Stalinci değildik. Bu yüzden oradaydık. | Open Subtitles | اغلبنا كان شيوعيا وليس ستالينيا ولهذا السبب كنا هناك |
| Saldırıyı araştırmak için oradaydık, üzerimize ateş açıldı. | Open Subtitles | كنّا هناك لنحقق في أمر الإختراق ومن ثَمّ كنا تحت إطلاق النيران |
| Neden, biz de oradaydık. | Open Subtitles | لماذا سنريد أن نسمع ما ستقولينه؟ أنا و "إلا" كنّا هناك ألا تتذكرين؟ |
| O gece gerçektende oradaydık. | Open Subtitles | لقد كنا حقاً موجودين بتلك الليلة. |
| - Bizim hatamızdı! oradaydık ve onları durdurmaya çalışmadık. | Open Subtitles | بلا لقد كان ، لقد كنا هناك ولم نفعل شيئاً |
| Adcox ve ben oradaydık... o kadını alevlerin arasından çekip çıkardık. | Open Subtitles | كنا هناك ، أنا و"أدكوكس" نسحب هذه السيدة من منتصف الحريق |
| -Öyleyse oraya gitmiştir. -Az önce oradaydık. -İkisini de görmedik. | Open Subtitles | ــ ثم ذهب حيث أنا ذهبت ــ لقد كنا هناك, ولم نراهم |
| Evet, biz de oradaydık ve az önce tekrar televizyondan da seyrettik. | Open Subtitles | نعم, لقد كنا هناك و شاهدناه للتو ثانيةً في التلفاز |
| - Şansına biz oradaydık. - Sen gerçek bir kahramansın, değil mi dostum? | Open Subtitles | انه محظوظُ باننا كنا هناك أنت بطل حقيقي،اليس كذلك؟ |
| Onu geçmişe yollamak için, hayatımıza devam etmek için, ondan kurtulmak için oradaydık. | Open Subtitles | كنا هناك لنتغلب على ذكراه لنستمر في حياتنا لنتركه |
| Blair ve ben gidilecek yerleri tükettik o da anahtarın hala bende olduğunu biliyordu ve bunu bilmeden önce hepimiz oradaydık. | Open Subtitles | حسناً كنت انا وبلير نبحث عن مكان نخرج اليه وكانت تعلم انه مازال عندي المفتاح وقبل ان الاحظ كنا هناك |
| oradaydık ve bana söylemedin! | Open Subtitles | نحن كنا هناك منذ لحظات , و أنت ما أخبرتني |
| 13:00-13:30 arası oradaydık. | Open Subtitles | كنّا هناك بين الواحدة والثانية والنصف. |
| O video için kendini suçlayamazsın. O gün hepimiz oradaydık. | Open Subtitles | {\fnAdobe Arabic}لا يصحّ أن تلومي نفسك على ذاك المقطع، كنّا هناك جميعًا بذاك اليوم. |
| Sekizimiz de oradaydık. | Open Subtitles | جميعنا الثمانية كنّا هناك. |
| oradaydık. Onu öldürdüğünü gördük. | Open Subtitles | لقد كنّا هناك ورأيناك تقتله. |
| Dördümüz de oradaydık. | Open Subtitles | كنا موجودين جميعاً، نحن الأربعة |
| - İkimizde oradaydık, hatırladın mı? | Open Subtitles | - كنـُـا موجودين معاً, أتتذكر ذلك؟ |
| 98'den beri New York'tayım. Aynı anda oradaydık. | Open Subtitles | انتقلت إلى نيويورك منذ عام 98 لقد كنتِ هناك في الوقت نفسه |
| Büyük Patlama'dan ortaya çıkan ilk atom altı parçacık bildiğimiz gerçekliğe dönüştüğünde oradaydık biz. | Open Subtitles | عندما إنتشرت أول جزئيات ذرية من الإنقجار الكبير لتشكل الواقع الذي تعرفه، كنا متواجدين هناك |
| Tam oradaydık. Tam oradaydık. Herşey yolundaydı. | Open Subtitles | أعني لقد كنا هنالك للتو كل شيء كان على ما يرام |