| Ama sanırım formalite icabı birkaç adamla daha oturacaklar, görüşecekler. | Open Subtitles | لكن ... أعتقد أنهم سيجلسون مع شخصين آخرين كشكلية |
| "Ve eski kölelerin evlatlarıyla eski köle sahiplerinin evlatları kardeşlik sofrasında birlikte oturacaklar." | Open Subtitles | " وأبناء الفلاحين العبيد " " وأبناء ملاك العبيد السابقين " " سيجلسون معاً على طاولة الاخوة " |
| Bahse girerim, buraya gelip, oturacaklar. | Open Subtitles | أراهن انهم سيجلسون هنا |
| Bizimkinin yanında bir masaya oturacaklar. | Open Subtitles | سيجلسان على تلك الطاولة المجاورة لطاولتنا |
| Buradaki adamlar da, biz durana kadar sizinle oturacaklar. | Open Subtitles | هذان الرجلان سيجلسان معك حتى نتوقف |
| Daha ne kadar orada oturacaklar? | Open Subtitles | إلى متى سيجلسان هناك؟ |