| Yeni kurallarla oynadığınızı söylediler, basitçe bu hiç kural olmamasıymış. | Open Subtitles | يقولون أنكم تلعبون بقوانين جديدة، بالتحديد دون قواعد على الإطلاق |
| Ne oyun oynadığınızı anlamıyorum, ama hoşuma gitmiyor. | Open Subtitles | أنا لا أعرف أى لعبة تلعبون أيها الرجال لكنى لا أحبها |
| New York Times'taki ölüm ilanlarıyla şifreli satranç oynadığınızı duymuştum. 15 kilometre mikrofilm! | Open Subtitles | سَمعتُك أنكم تلعبون الشطرنجَ مشفّرَا في صفحة وفياتِ النيويورك تايمزِ. |
| Nasıl el şaklatmaca oynadığınızı. Ancak sonrasında mektuplar giderek azalmaya başladı. | Open Subtitles | تلعبين كعكة باتي لكن بعدها ، بدأت الرسائل تقل أكثر فأكثر |
| Onu komaya soktunuz çünkü masum insanlar üzerinde ölümcül oyunlar oynadığınızı öğrenseydi, dehşete kapılacağını biliyordunuz. | Open Subtitles | وضعتها في غيبوبة لأنك تعرف أنها ستفزع إذا عرفت أنك كنت تلعب ألعاب مميتة في عملية مع أناس أبرياء |
| Birlikte Minikler Ligi'nde oynadığınızı söyledi on yıl önce falanmış. | Open Subtitles | قال أنه أنت وهو لعبتم بالدوري الصغير قبل 10 سنين |
| Video oyunu oynadığınızı duydum. | Open Subtitles | أتذكرين ليلة أمس وأنتما تلعبان الفيديو ؟ |
| Bakın gençler, nasıl bir oyun oynadığınızı bilmem ama bu oyuna dâhil olmak istemiyorum. | Open Subtitles | استمع أيها الشاب ..لا أدري أي نوع من الألعاب تلعبها ولكني لا أرغب أن أكون جزء منها |
| Keşke sizin nasıl oynadığınızı görebilseydi. | Open Subtitles | كنت اتمنى ان يكون هنا ليراكم تلعبون يا رفاق |
| Neden fantastik bir oyun oynadığınızı bir türlü anlamıyorum. Sanki hayatlarınız yeterince fantastik değilmiş gibi. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أفهم لماذا تلعبون ألعاب خياليه فى حين أن حياتكم مليئه بالخيال |
| Küçük bir oyun oynadığınızı duymuştum da. | Open Subtitles | إذاً يا رفاق سمعت أنكم تلعبون لعبة صغيرة. |
| - İkili oynadığınızı biliyorum. - Oynuyoruz. | Open Subtitles | أعلم أنكم تلعبون على الطرفين نحن كذلك؟ |
| Neyle oynadığınızı bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | انتم لا تعرفون مع من تلعبون |
| Poker oynadığınızı sanmıştım. | Open Subtitles | اعتقدت بانكم تلعبون البوكر |
| Dergilerden golf oynadığınızı okudum. Arada sırada. | Open Subtitles | ـ قرأت مجلات ذكرت أنّك تلعبين الجولف ـ أحيانا |
| O zaman pokerde kendi elini değil rakibinin elini oynadığınızı bilirsiniz. | Open Subtitles | إذاً ستعلمين أيضاً أنك في البوكر لا تلعبين بما في يدك. بل بما في يد الرجل الجالس أمامك. |
| - Ne oynadığınızı görmek istedim sadece. | Open Subtitles | أنا فقط أردت أن أرى ماذا كنت تلعبين |
| Kime karşı oynadığınızı hatırlamıyorum ama... | Open Subtitles | نعم.لا أدرى ما الفريق الذى كنت تلعب ضده ولكن... |
| Beyler, geçen sen iyi futbol oynadığınızı düşünüyor musunuz? | Open Subtitles | ايها السادة، هل تظنون انكم لعبتم كرة قدم جيدة في العام الماضي |
| Gecenin başında Andrew'la kameralara oynadığınızı düşünüyorlar. | Open Subtitles | يَعتقدونَ ذلك في بِداية الليلِ أنت وأندرو كنتما تلعبان أمام آلاتِ التصوير. |
| Ne oyunu oynadığınızı gayet iyi biliyorum. | Open Subtitles | أنا أعرف بالضبط اللعبة التي تلعبها |