| Eğer yetkililer onu bulmaya kalkarsa, onun nerede patlayacağını kim bilebilir? | Open Subtitles | لو حاولت السلطات البحث عنها من يعلم أين ربما ستنفجر ربما فى غواصة بولاريس فى نيولندن |
| Ona sorduğumda, gözlerindeki dehşet öyle büyüktü ki, kafasının patlayacağını sandım. | Open Subtitles | رأيتُ نظرة ذعرٍ في عينيها عندما وجهت اليها هذا السؤال ظننت معها بأنها ستنفجر |
| Komutan, bombanın ne zaman patlayacağını söyleyebilir misiniz? | Open Subtitles | هل يمكنك أن تخبرني متى ستنفجر القنبلة ايها القائد ؟ |
| Sana hangi gün,hangi saat ve hangi dakikada patlayacağını söylerdim. | Open Subtitles | ، فسأخبرك باليوم و الساعة والدقيقة التي سينفجر فيها |
| Geceleri beynimin patlayacağını düşünerek uykusuz kalmadığımı söylemesem yalan olur. | Open Subtitles | كنت استلقي طوال الليل معتقدة أن رأسي سينفجر |
| Şimdi kazandığın parayı yazıp, sonra karalamanı aslında kazanman gerektiğini düşündüğün rakamı yazmanı birinci sınıfla New York'a gelmenin kaça patlayacağını hesaplamanı ...ve buraya gelip benim için çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | تكتب الرقم الذي تجنيه الآن و تتجاوزه و تكتب مالذي يجب أن تحققه و من ثم تقدر كم سيكلفك ركوب الطائرة لتأتي إلى نيويورك |
| Henry Tibbs'in dünyasına girebilirsek o zaman ne zaman nerede patlayacağını tahmin edebiliriz. | Open Subtitles | إذا تمكّنا من دخول عالم (هنري تيبز)، فبأمكاني عندها التكهّن متى وأين سيضرب. |
| patlayacağını bildiğim hâlde yine de çok korktum. | Open Subtitles | لقد كُنت أعلم أنها قادمة. لكنها ما زالت تخيفني. |
| Bazı insanlar patlayacağını düşünüyor, bazıları aksini. | Open Subtitles | البعض يظن أنك ستنفجر والبعض الآخر يظن أنك قد تنفجر داخليا |
| İstihbaratımız bu nükleer aygıtın tam olarak bugün patlayacağını söylüyor. | Open Subtitles | لقد اكد استخباراتنا ان القنبلة ستنفجر اليوم |
| Onlardan sadece milenyumda bir çift bulabiliyorsunuz her baktığınız galakside, ve bunların ne zaman patlayacağını hiç bilemiyorsanız, yani aylar öncesinden rezerve edilmesi gereken dünyanın en büyük teleskobunu, hazırlamak çok kolay değil. | Open Subtitles | أنت فقط تجد منهم اثنين بالألفية الواحدة في كل مجرة تنظر فيها وأنت لن تعلم متى ستنفجر واحدة منهم |
| O kadar baskı vardır ki ellerinin her an patlayacağını hissedersin ama merak etme Gray. | Open Subtitles | من الممكن تولد الكثير من الضغوط تٌشِعرك أنك ستنفجر |
| Bir dahaki bombanın nerede patlayacağını kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعلم أين ستنفجر القنبلة القادمة. |
| Bir sonraki bombanın nerede patlayacağını kimse bilmiyor. | Open Subtitles | لا أحد يعلم أين ستنفجر القنبلة القادمة. |
| İçeri girdiklerinde oranın patlayacağını biliyordun. | Open Subtitles | كنت تعلم أن ذلك المكان سينفجر عندما ندخل |
| D'bariler bile gezegenlerinin patlayacağını bilmiyorlardı. | Open Subtitles | حتى الديباري لم يكونوا يعلمون بإن كوكبهم كان سينفجر |
| Bu yerin bu gece patlayacağını sanmıyorum ama yakında, meraklılar, yakında. | Open Subtitles | والحروق من مشرق؟ لا أعتقد أن هذا شيء البشع سينفجر هذه الليلة، ولكنه قريبا جداً |
| Hayır. Çıkarırsak patlayacağını konuşurlarken duydum. | Open Subtitles | لا ،لقد سمعتهم يقولون انه سينفجر |
| Şimdi kazandığın parayı yazıp, sonra karalamanı aslında kazanman gerektiğini düşündüğün rakamı yazmanı birinci sınıfla New York'a gelmenin kaça patlayacağını hesaplamanı ...ve buraya gelip benim için çalışmanı istiyorum. | Open Subtitles | تكتب الرقم الذي تجنيه الآن و تتجاوزه و تكتب مالذي يجب أن تحققه و من ثم تقدر كم سيكلفك ركوب الطائرة لتأتي إلى نيويورك |
| Size pahalıya patlayacağını söyleyebilirim. | Open Subtitles | -سأخبرك حالاً، ذلك سيكلفك -أين يعيش أبواك؟ |
| Ne zaman patlayacağını hiç bilemezsin. | Open Subtitles | لن تعرف متى سيضرب. |
| Elimde patlayacağını nereden bilebilirdim? | Open Subtitles | أقصد ، كيف لي أن أعرف بحق الجحيم بأن ستكون هناك فقاعات ؟ |
| Pazartesiyi beklediğimizde bu işin bize ne kadara patlayacağını kestirmemiz mümkün değil. | Open Subtitles | إذا انتظرنا إلى يوم الاثنين فلن نستطيع أن نعرف إلى أي مدى سيرتد علينا |