| Evet, bir koyunun ya da bokunun peşindeydi heralde. | Open Subtitles | أجل، على الأرجح كان يسعى وراء نعجة ما أو ما شابه |
| Büyük bir şeyin peşindeydi, o kadar büyük ki nükleer reaktör adeta bir pile benzeyecekti. | Open Subtitles | بعمل قوي لقد كان يسعى خلف شيء كبير شيء كبير جدا سيجعل القنبلة النووية تبدو مثل بطارية صغيرة |
| Büyük olan özellikle iyi kalpli küçük olansa hep ağabeyinin peşindeydi. | Open Subtitles | كان الأكبر مراعيًا جدًّا بينما الأصغر دائمًا ما كان يلاحق أخيه |
| Rozetime bahse girerim ki, kim yaptıysa belirli bir şeyin peşindeydi. | Open Subtitles | حسنًا أراهن على شارتي أن أي من فعل ذلك كان يبحث عن شيء على وجه الخصوص |
| Evet ama katil üvey kardeşinin peşindeydi. | Open Subtitles | أجل، ولكن القاتل كان يستهدف أخته بالتبني. |
| Son sefer şehirdeki tüm polisler ve FBI onun peşindeydi. | Open Subtitles | ذلك أصبح مهما له بقدر القتل نفسه و أخر عملية نفذها بينما كانت الأف بي أي وكل شرطي في المدينة يلاحقه |
| Bildiğin gibi CIA'nin yanı sıra DEA ve FBI da bu hayvanların peşindeydi. | Open Subtitles | كما تعلم مركز الاستخبارت في تعاون مع مكتب التحقيق و وكالة مكافحة المخدرات كانوا يطاردون هؤلاء الحيوانات |
| - Bir süre David'in peşindeydi, sonra Linus'a geçti. | Open Subtitles | - كانت تطارد ديفيد لفترة ويبدو أنها تحولت إلى لينوس |
| Neden peşindeydi, hic fikrin var mı Lex? | Open Subtitles | أتعرف حتى لماذا كانت تلاحقك ليكس؟ |
| Senin peşindeydi biliyorum çünkü ikinizi de izliyordum. | Open Subtitles | كان يراقبك أنت أنا متأكد، لأننى كنت أراقب كلاكما |
| Babam bir şeyin peşindeydi. Ne var biliyor musun? | Open Subtitles | أبي كان يسعى إلى شيءٍ، وأنتِ تعلمين ذلك. |
| - Ama bence onu kim öldürdüyse, başka bir şeyin peşindeydi. | Open Subtitles | لكني أعتقدُ بأن من قتلهُ كان يسعى لشيءً أخر |
| Senin peşinde değildi, arabanın peşindeydi. | Open Subtitles | أيها المدير، هو لا يسعى ورائك، بل وراء سيارتك. |
| Kesinlikle Kırım altınının peşindeydi. | Open Subtitles | كان من الواضح أنه يلاحق ذهب كريميا |
| Bir sebepten dolayı bu iki adamın peşindeydi. | Open Subtitles | بل كان يلاحق هذين الرجلين لسببٍ ما. |
| Bir hazinenin peşindeydi ve ben de onun görevini tamamlamaya geldim. | Open Subtitles | لقد كان يبحث عن كنز و.. لقد اتيت لاكمل مهمته |
| Belki de bunu yapan adam farklı bir haz peşindeydi. | Open Subtitles | أو ربما من فعل ذلك له كان يبحث عن نوع من الإثارة المريضه |
| Scott evli zengin kadınların peşindeydi. | Open Subtitles | سكوت كان يستهدف النساء المتزوجات الغنيات |
| Korsak Cinayet bürosuna geldiğinden beri onun peşindeydi. | Open Subtitles | كان يلاحقه منذ أن بدأ العمل في قسم الجرمة |
| Onlar zengin bir adamla ilişkisi olan Ann Crook'un peşindeydi. | Open Subtitles | و كانوا يطاردون "آن كروك" التي كانت علي علاقة مع سيد ثري |
| Jade ailesini öldüren adamın peşindeydi. | Open Subtitles | جاد " كانت تطارد الرجل الذى " .... قتل عائلتها |
| O senin peşindeydi, bedelini ben ödedim. | Open Subtitles | , كان تلاحقك و أنا من دفع الثمن |
| - Belki senin peşindeydi. | Open Subtitles | ربما كان يراقبك أنت |
| Artık masum değil ama. Bu gece neyin peşindeydi? | Open Subtitles | إنّه لم يعُد بريئًا، ما الذي سعى إليه الليلة؟ |
| Adam kızın peşindeydi. Onu öylece veremezdim. | Open Subtitles | كان يطاردها وما كنت سأسلمها هكذا |
| Bu kaçak avcı neyin peşindeydi? | Open Subtitles | مالّذي كان يريده ذاك الصيّاد الجائر ؟ |
| - Senin peşindeydi. | Open Subtitles | - لقد كان خلفك - |