| Frank Sinatra, Pied Pipers ve Tommy Dorsey ile birlikte. | Open Subtitles | فرانك سيناترا مع زماري بايد وتومي دورسي. |
| Evet söyledi ama ben sonra Pied Piper platform kuracaksa beni kovması gerektiğini söyledim. | Open Subtitles | نعم قالت ذلك و انا قلت انه اذا كانت بايد بايبر ستبنى المنصه عليها ان تفصلنى |
| Devrimsel yeni Pied Piper platformu hakkındaki izlenimlerinizi paylaştığınız için hepinize teşekkür ediyorum. | Open Subtitles | على برنامج بايد بايبر الجديد القادم حديثاً على الطريق |
| Arkadaşıma Pied Piper'ı silmesin diye mail atmak için telefonunu kullanmalıyım. | Open Subtitles | علي أن أستعمل هاتفك لأراسل صديقي بالإيميل كي لا يحذف المزمار |
| Bütün bu Pied Piper Çekme DA için bir araya bok. | Open Subtitles | فقط أجمع ملفات المزمار من أجل محامي المقاطعة. |
| Pied Piper'ın devrim niteliğindeki sinir ağı ve optimize edilmiş ölçeklenmiş veri dağıtımı sayesinde sadece 6 "tık"la halledin. | Open Subtitles | تعرف مع ثوره بايد بايبر الشبكه العصبيه , المثلى , نظام توزيع البيانات انه فقط على بعد ضغطات , اتبعنى6 |
| Size Pied Piper tescilli eşler arası içerik dağıtım sistemini göstereyim... Richard, keyfin mi kaçtı? | Open Subtitles | دعنى اخذك فى جوله خلال بايد بايبر رتشارد هل أنت متوعك؟ |
| Gündemdeki tek konu Pied Piper'ın açık arttırmada en yüksek teklife verene satılması. | Open Subtitles | الموضوع الوحيد لهذا الاجتماع هو بيع بايد بايبر لصالح اعلى سعر |
| Şu anda resmi olarak Pied Piper'ın yönetim kurulundasın. | Open Subtitles | اجلس انت الان واحد من اعضاء مجلس اداره بايد بايبر |
| Pied Piper için teklif yapmak istediğinde bana da aynı aramayı yapmıştı. | Open Subtitles | لقد قام بنفس الإتصال لي سابقاً عندما أراد تقديم عرض لـ"بايد بايبر". |
| Pied Piper kutularından biri bu rafa girecek. | Open Subtitles | واحد من صناديق "بايد بايبر " سوف يسير هنا فى الرف |
| Pied Piper mühendislerini koyduğumuz yer de burası. | Open Subtitles | هنا حيت سنقوم بأجلاس مهندس " بايد بايبر" |
| Pied Piper'daki kutu projesinin üzücü bir şekilde yanlış yönlendirilmiş olduğu konusunda son derece kararlıydı. | Open Subtitles | ان مشروع الصندوق كله هنا فى "بايد بايبر" مضلل ويرثى له |
| Ayrıca bunu eninde sonunda yapacağımız Pied Piper belgesinde de göstereceğiz. | Open Subtitles | بالإضافة لذلك , سنحتفظ بهذا المقطع لنعرضه في الفلم الوثائقي الذي سيعمل في آخر المطاف لشركة المزمار |
| Kanuna göre Hooli temelde Pied Piper'ı kurduğuna dair fikri mülkiyete sahip çıkabilir. | Open Subtitles | بأنظمة القانون, يحق لشركة هولي أن تدعّي المُطالبة بأن "المزمار" من حقوقها الفِكرية |
| Artık Pied Piper'ın düzgünce yönetilmesini sağlamak için gerekli adımları atabiliriz. | Open Subtitles | والآن نستطيع أن نقوم بالخطوات اللازمة لنتأكد أن المزمار سيُدار بشكل جيّد |
| Şu Pied Piper fonuyla eski daireme geri dönecek kadar param var artık. | Open Subtitles | الآن بما ان المزمار تم تمويلها لدي أموال جيدة للرجوع لشقتي |
| Bakanlığın sitesinden kontrol ettim ve Pied Piper adında California'da zaten bir işletme olduğunu öğrendim. | Open Subtitles | تحققت مع أمين الموقع للدولة "وهنالك بالفعل شركة تحت اسم "المزمار" تعمل بـ"كاليفورنيا |
| Eğer milyardersen Pied Piper adını sana bedavaya mı vermiş oldum? | Open Subtitles | "إذا كُنت بليونير تقني" لم أعطيتك إسم "المزمار" بِلا مقابل؟ |
| Pied Piper'ın CEO'su olarak yaptığım ilk resmi harcama. | Open Subtitles | "أول مبيعاتنا الرسمية بكوني الرئيس التنفيذي للـ"مزمار |
| Pied Piper, yaptığınız müzikle herhangi bir telif hakkını ihlal edip etmediğinizi algılayan bir tescil sitesi. | Open Subtitles | المِزمار"هي ملكية" الموقع الذي يتيح لك معرفة إذا الموسيقى التي تعزفها تتعدى على أي حق نشر في القائمة |
| Dinesh, Pied Piper'ın yeni CEO'su. | Open Subtitles | (دينيش) هو الرئيس التنفيذي الجديد لشركة "بييد بايبر". |
| "Biz Pied Piper olarak Gavin Belson ve..." "... | Open Subtitles | (نحن بشركة "المزمار" نطمح إلى أن نعطي (جافن بيلسون |