| Önceden polis olduğunu öğrendiğinden beri nereye ait olduğunu öğrenebilmek için çabalıyorsun. | Open Subtitles | منذ اكتشفت أنك شرطي كنت تكافح في محاولة لمعرفة الى من تنتمي |
| Sen bana polis olduğunu söyledin. O ise bana senin Bronx'da uyuşturucu satanları öldürdüğünü söyledi. | Open Subtitles | أنت تخبرني أنك شرطي وهو يخبرني أنك "قتلت تاجري مخدرات في "البرونكس |
| En son bir polis olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | آخر مرّة قلت بأنّك شرطي |
| Ve 3. hatta polis olduğunu söyleyen biri var. | Open Subtitles | والآن لدينا شخص على الخط الثالث يقول بأنه شرطي |
| - polis olduğunu düşünen sizdiniz. Tek söylediğim şüpheli olabilecek bir polis tanıdığım. | Open Subtitles | أنتم من قال أنه شرطي وأنا اقترحت أحدهم قد يكون مشتبهاً |
| Nasıl oluyor da seninle takıldıklarında polis olduğunu biliyorlar.. | Open Subtitles | لا أفهم... يعرفن أنك شرطي عندما يرتبطن بك |
| ...evine geldiklerinde polis oluğunu biliyorlar ve seninle aile kurmaya karar verdiklerinde polis olduğunu biliyorlar. | Open Subtitles | ويعلمن أنك شرطي عندما ينتقلن للعيش معك... ويعلمن أنك شرطي عندما يقررن بدأعائلةمعك... |
| Rahatsız olma. Hala salak bir polis olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | لا تضايق مازلت أعتقد أنك شرطي اخرق |
| Kimse görev yapmayan bir polis olduğunu anlamaz. | Open Subtitles | لا احد يستطيع الأعتقاد أنك شرطي في عطلة |
| Gerçek bir polis olduğunu düşünüyor olabilirsin ama değilsin! | Open Subtitles | قد تعتقد أنك شرطي حقيقي لكنكلستكذلك.. |
| En son bir polis olduğunu söylemiştin. | Open Subtitles | آخر مرّة قلت بأنّك شرطي |
| İyi bir polis olduğunu düşünüyorum. | Open Subtitles | أنا اعتقد بأنّك شرطي جيد |
| Hey, sen her zaman onun bir polis olduğunu düşünürdün ya sanırım haklıymışsın, ha? | Open Subtitles | أنت دائمًا تعتقد بأنه شرطي أعتقد أنك كنت على حق |
| Beni vurun, lanet olsun. Ama onun bir polis olduğunu söylemeyin bana. | Open Subtitles | أطلق عليّ النار لكن لا تقول بأنه شرطي |
| Onun daha polis olduğunu anlamadan yere düşmüştü. | Open Subtitles | يـُردى حتى قبل أنّ يتسنَ لنا معرفة أنه شرطي. |
| polis olduğunu ve arabaya binmemi söyledi. | Open Subtitles | . لقد قال لي أنه شرطي . وأمرني بالصعود إلى السيارة |
| Kimin polis olduğunu tahmin etmeye çalışıyoruz. | Open Subtitles | نحن نحزر كيف يكون الشرطي |
| Bu arada, Benson bana Bay Quincy'nin eski bir polis olduğunu söyledi. | Open Subtitles | بالمناسبة ذكرت " بيشوب " أن " كوينسي " كان شرطي سابق |
| polis olduğunu biliyordum. İçgüdülerime güvenip oracıkta işini bitirmeliydim. | Open Subtitles | كنت أعلم بأنك شرطي كان يتوجب علي الوثوق بإحساسي وقتلك فوراً |
| Dürüstlüğünü ve en önemlisi de olağanüstü bir polis olduğunu görebiliyorum. | Open Subtitles | ،أرى إخلاصك و الأهم، أظن أنك شرطية مذهلة |
| polis olduğunu bile dünyada yalnız ikimiz biliyoruz. | Open Subtitles | ونحن الوحيدان على وجه البسيطة اللذان يعلمان أنّك شرطي |
| Akraba olabileceğimizi söyledi sonra da polis olduğunu söyledi... Ben de kapattım. | Open Subtitles | قالت أننا ربما نكون أقرباء ثم قالت أنها شرطية لذلك صُعِقت. |
| Bi saniye, Ricky Simmons ın polis olduğunu ima etmiyorsun, değil mi? | Open Subtitles | إنتظر, أنت لا تلمح ,أن ريكى سيمونز كان شرطياً هل أنت كذلك؟ |
| Ben seni korurdum çünkü sevgilinin polis olduğunu artık bildiklerine göre bu adamlar seni aramaya gelecektir. | Open Subtitles | وأنا أريد أن أحميك لأن هؤلاء الرجال سيأتون بحثًا عنك الآن يعلمون أن صديقك كان شرطيًا |
| Ama bunları mahkemede kullanırsanız herkes babamın kirli bir polis olduğunu öğrenecek. | Open Subtitles | لكن إن اُستخدمت في المحكمة سيعرف الجميع أن والدي كان شرطيّاً فاسداً |
| Bir de, diğer şey. İyi bir polis olduğunu söylemiştim. Ciddiydim. | Open Subtitles | ثمّة شيء آخر بشأنّك، وهو أنّكَ شرطيّ جيّد، إنّي أعني ذلك. |
| Kimseye polis olduğunu söylemeyeceğim, kanun adına kanunları çiğneyen bir polis olduğunu. | Open Subtitles | لَن أُخبِرَ أحداً أنكَ شُرطي شُرطياً يُخالِفُ القانون باسمِ القانون |