| İnşaat arazisinde daha fazla protestocu olmadığından emin olmak istiyor. | Open Subtitles | يريد أن يتأكد من عدم وجود أي متظاهر في موقع البناء. |
| Tahminlere göre tüm gezegende 10 ila 15 milyon protestocu Amerika'yı Irak'a karşı olan savaş politikası yüzünden protesto ediyorlar. | Open Subtitles | حوالي 10 إلى 15 مليون متظاهر حول العالم يتظاهرون ضد سياسات أمريكا المؤيدة للحرب على العراق |
| Sadece bu değil. DC bölgesinden de otobüslerle yüzlerce protestocu getiriyorlar. | Open Subtitles | ليس هذا فحسب ، فهم ينقلون مئات المتظاهرون بالحافلات من العاصمة |
| Durun. Demek istediğiniz bir protestocu kanunu çiğnerse durup öylece seyredecek miyim? | Open Subtitles | ونرى المتظاهرون يخرقون القانون ونقف لنشاهدهم وحسب؟ |
| O zaman dışarıdaki bir protestocu, müşterilerinize sigaranın zararlarından bahsederse, bu durum sizin gelirinizi de etkiler, değil mi? | Open Subtitles | أجل أنا بخير إذاً شخص يحتج في الخارج ويخبر زبائنك أن التدخين ضار لهم وربما هذا أذى أساس حياتك أليس كذلك ؟ |
| -Bakın lobide bir protestocu buldum. | Open Subtitles | متى موعد الزفاف مجدداً؟ إنظروا من وجدته يحتج في الردهة |
| - O protestocu intikam alacak biri mi? | Open Subtitles | أتعتقد ان هؤلاء المحتجين من النوع الذي يبحث عن الإنتقام؟ |
| Anladığım kadarıyla, protestocu öğrenciler çoktan bölgeye gitmeye başlamış. | Open Subtitles | حسب ما فهمت، طلاب محتجين يتحركون بالفعل إلى المنطقة |
| Bunlar protestocu olamayacak kadar temiz. | Open Subtitles | هؤلاء الرجال انيقون كثيراً على أن يكونوا متظاهرين |
| Hank sadece protestocu değildi. | Open Subtitles | هانك لم يكن فقط متظاهر آخر |
| İçeride bir protestocu var. | Open Subtitles | هناك متظاهر |
| Binlerce protestocu geldi tek vücut olabilmek için BM etrafındaki yolları dolduruyorlar. | Open Subtitles | المتظاهرون يتقدمون بالآلاف ويملئون الشوارع حيا بعد حي حول الأمم المتحدة حتى أصبحوا موحدين |
| New york şehrinin caddelerinde protestocu gençler inşaat işçilerinin saldırısına uğradılar başkan Nixon'ın politikasının desteğiyle... | Open Subtitles | -بالإجماع، موحدين وراء... ... -في شوارع نيويورك، هوجِم الطلاب المتظاهرون |
| Heliopolis'e doğru ilerleyen bir grup protestocu var. | Open Subtitles | هنالك مجموعة من المحتجين قادمون باتجاه هليوبليس. |
| İklim ve Enerji Bakanlığı dışında yüzlerce protestocu toplanmış. | Open Subtitles | خارج وزارة المناخ والطاقة وتجمع مئات من المحتجين |
| Hiç protestocu olmayacak. | Open Subtitles | لن يكون هناك أي محتجين |
| protestocu mu? | Open Subtitles | محتجين ؟ |
| Bu hafta içinde, Boulder'da birkaç protestocu tutuklandı. | Open Subtitles | ففي هذا الأسبوع تم القبض على عدة متظاهرين في "بولدير" |