| Bu giysi seni sıcaktan, basınçtan ve nükleer radyasyondan koruyacak | Open Subtitles | البدلة صُممت لحمايتك . من الحرارة و ضغط و الإشعاع |
| İşe yarasa bile, bugün kurtarabilsek bile iki ay içinde radyasyondan zaten ölecekler. | Open Subtitles | حتي إذا أفلح الأمر حتي إذا أنقذناهم اليوم سيموتون من الإشعاع بعد شهرين |
| Hiroşima'da bir duvar var radyasyondan tamamen kararmış. | TED | هناك قطعة من جدار في هيروشيما احترقت تماما بسبب الإشعاع. |
| Diğer bir ifadeyle zarar aslında makinelerden veya radyasyondan meydana gelmiyor. | TED | بعبارات أخرى، الضرر الدي تسببه ليس من فعل الآلات في الحقيقة أو الإشعاعات. |
| Bu metafazik radyasyondan ayrılınca kendimizi nasıl hissedeceğiz? | Open Subtitles | أتعتقدا أن الإفلات من هذا الإشعاع الميتافيزيقي، سيبدّل من الطريقة التي نشعر بها؟ |
| radyasyondan kaynaklanan hastalıklar hakkında hiçbir şey bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف الشّيء الأوّل عن المرض الناجم عن الإشعاع |
| Söylediğiniz gibi radyasyondan kaynaklanan hastalıklar hakkında bir şey bilmiyorsunuz. | Open Subtitles | كما قلت , لا تعرف اى شيئ عن المرض الناجم عن الإشعاع |
| Radar yok. Aletler radyasyondan işlemez hale gelecek. | Open Subtitles | لا إتصال بصرى الألات أعميت بواسطة الإشعاع |
| Genlerimizi modifiye etmek bizleri radyasyondan koruyacak bir cilt sağlayacak. | Open Subtitles | تعديل جيناتنا قد يمنحنا جلداً يحمينا من الإشعاع |
| Eğer radyasyondan olsaydı kayıp sayısı artıyor olur muydu şu an? | Open Subtitles | هل توافقوني الرأي في إنّه لو كان الإشعاع هو السبب فإنّ معدل الوفيّات كان ليرتفع بسرعة الآن ؟ |
| Orada uzun süre kalırsan radyasyondan etkilenirsin. | Open Subtitles | البقاء هناك لفترة طويلة جدا و كنت المتضررة من الإشعاع. |
| İnsanlar radyasyondan dolayı hasta olmuyor. | Open Subtitles | الناس لا يحصلون على المرضى بسبب الإشعاع. |
| Çalıştığı şirketteki radyasyondan kaynaklandı ama bunu kanıtlayamadım. | Open Subtitles | لقد حصل عليه بكل تأكيد من الإشعاع من الشركة التي كان يعمل بها و رغم ذلك لا أستطيع اثبات ذلك |
| 3 aracın şoföre ihtiyacı var ve konvoyun lideri radyasyondan zehirlenmiş durumda. | Open Subtitles | ثلاثة مركبات تحتاج إلى سائقين , و قائد شاحنة يعاني من مرض الإشعاع |
| İyot takviyesi. radyasyondan korur. Mecburidir. | Open Subtitles | من أجل الحصول على مُكملات اليود ، إنها تحمي من الإشعاع وإجبارية |
| - radyasyondan pişmiş bir grup insan gördük. | Open Subtitles | رأينا مجموعة من الأشخاص تعرضوا للطبخ بواسطة الإشعاع |
| radyasyondan kaçmaya çalışıyorlar ama yollar kapalı. | Open Subtitles | إنهم يحاولون الابتعاد للهروب من الإشعاع. |
| Ölüm-geçirmez platinyum yeleğim beni radyasyondan korudu. | Open Subtitles | سترتي المصنوعة من البلاتينيوم المضادة للإنفجاز إمتصت معظم الإشعاعات |
| Geçit odasına girebilirsen radyasyondan öleceksin. | Open Subtitles | اليوت, هنا الجنرال هاموند إذا دخلت غرفة البوابة أنت ستموت بالتسمم الإشعاعي |
| radyasyondan uzakta güvendeyiz, tabi eğer reaktörün soğutucuları patlamazsa. | Open Subtitles | سنكون آمنين من الاشعاع اذا لم يعمل المفاعل |
| Kanser tedavisinde kullanılan radyasyondan çok daha güçlüdür. | Open Subtitles | إنّها أكثر قوّة بكثير من العلاج بالإشعاع المُستخدم لعلاج السرطان. |
| Sonra da Ottawa'da radyasyondan zehirlendim ve artık yarak kafayım! | Open Subtitles | ،ثم أصابتني إشعاعات نووية فأصبحت معتوه عملاق |
| Eğer şuna dokunursanız muhtemelen radyasyondan ölürsünüz | TED | ان لمست هذا .. فإنك قد تموت عبر التسمم الاشعاعي |