| Mary okulda rahatsızlandı ve ben de evine gelmesi gerektiğini düşündüm. | Open Subtitles | ماري مرضت كثيرا في المدرسه و ظننت انه من الأفضل لها الذهاب للبيت |
| Çok geçmeden rahatsızlandı ve hastaneye yatırıldığı zaman sağlığı hakkında bilgi almak için Donald'ı sıkıştırıyordum ve ve tüm bunlar beni çok etkiledi. | Open Subtitles | مرضت بفترة ليست بطويلة بعد ذلك وعندما هي ذهبت الى المستشفى بدأتُ حقاً في الظغط على دونالد) من اجل الحصول على معلومات) |
| Çok üzgünüm, Bay Carson, ama Bayan Denker rahatsızlandı. | Open Subtitles | أنا آسف للغاية يا سيد (كارسن) ولكن الآنسة (دينكر) مرضت |
| Bay Malone rahatsızlandı. Gidip biraz uzanmalısın. | Open Subtitles | السيد مالون متوعك قليلا يستحسن أن تذهب لغرفتك و تستريح |
| - Hususi terzim rahatsızlandı. | Open Subtitles | الخياط الخاص بي متوعك صحياً |
| Tam ayrılırken adamım rahatsızlandı, ben de- | Open Subtitles | خادمي أصابه المرض قبل رحيلي مباشرة |
| Aslında, Carm da biraz rahatsızlandı. Çok fazla yağ vardı diye düşünüyor. | Open Subtitles | في الواقع، أُصيبت (كارم) بإعياء كان هناك المزيد من الزيت، كما قالت |
| rahatsızlandı da, bir dostumuz. | Open Subtitles | إنه متوعك... |
| Üniversite mezuniyetimden bir önceki yaz babam rahatsızlandı. | Open Subtitles | \u200fحدث أن والدي أصابه المرض \u200fفي الصيف السابق لتخرجي من الكلية، |
| Carm rahatsızlandı... Güzel incelik. | Open Subtitles | أُصيبت (كارم) بإعياء يالها من لمسة حانية! |