| söylediğim tek şey aradığın iblis artık yok. | Open Subtitles | كل ما أقوله هو شيطان كنت تبحث عن لم يعد موجودا. |
| söylediğim tek şey, adil ve doğru bir karara varmadan önce davanın her yönünü ele almak zorundayız. | Open Subtitles | كل ما أقوله هو الوصول إلى حكم منصف وعادل، علينا أن نحلل كل جانب من جوانب هذه القضية. |
| Bak, söylediğim tek şey bildiğimiz şeylere güvenerek bu düğünü iptal etmek çok utanç verici olurdu. | Open Subtitles | أنظر , كل ما أقوله أنه سيكون من الخزي حقيقي إلغاء الزفاف الآن بناءً على ما نعرفه |
| Hadi buna bakacak yeni gözler getirelim söylediğim tek şey bu. | Open Subtitles | دعونا نُفكر ببعض الهدوء بشأن ذلك الأمر وحسب هذا كل ما أقوله |
| Bildiğim ve söylediğim tek şey seni seviyor olmam. | Open Subtitles | كل ما أقوله أنى أعرف، أنى أحبك |