Kesinlikle ya kurt ya da sülük, Semenderler çok şeker, | Open Subtitles | انه بالتأكيد دودة او علقة السمندل لطيفة جدا |
Lanet bir sülük olduğunu ve eğer boşanırsan seni sonuna kadar sömüreceğini kendin söyledin. | Open Subtitles | لقد قلتها بنفسك إنها علقة لعينة وإذا طلقتها ستستنزفك |
Ateşe sülük attığımda söylediğim söz buydu. | Open Subtitles | لقد قلت هذه الكلمات عندما ألقيت العلق في النار |
Hayır. Ben ve ufak sülük uyumaya çalışıyoruz. | Open Subtitles | لا , أنا و العلقة الصغيرة سنحاول النوم قليلاً |
Şövalyeler, şatolar, koyun eti, işkence aletleri fakirlik, sülük, cehalet dolu bir yer. | Open Subtitles | أرض العجائب... مليئة بالفرسان ، والقلاع ، ولحم الضأن أسلحة التعذيب ، الفقر الطفيليات ، الأميّه |
İnsanlar pantolonlarına sülük koymaya başladığında TV seyretmeyi kestim. | Open Subtitles | ..أنا توقفت عن مشاهدة التلفاز عندما بدئوا الناس بوضع علقات بسراويلهم |
Ne kadar kocaman bir sülük. | Open Subtitles | يا لها من بزاقة ضخمة |
sülük sana böyle mi söyledi? | Open Subtitles | هذا ما قالهُ لكِ المصاص ؟ |
Böcek, sinek, sülük ve sürünen yaratıklar mı var? | Open Subtitles | إذا كان عندك بق،وذباب ودود البزاق والأشياء التي تزحف |
Güler'e sülük gibi yapıştın. | Open Subtitles | كنت قد علقت على ذلك جولر مثل علقة. |
Daha çok, onu parası için kullanan bir sülük gibiydi. | Open Subtitles | خليلة، لا أقرب لأن تكون علقة |
İnsanlar pantolonlarına sülük koymaya başladığında TV seyretmeyi kestim. | Open Subtitles | أنا توقفت عن مشاهدة التلفزيون... عندما بدأ الناس وضع العلق أسفل سراويلهم. |
Tiksindirici kırmızı sülük! | Open Subtitles | اه العلق الاحمر مثير الاشمئزاز لا . |
- Orada çok fazla sülük var. | Open Subtitles | هناك الكثير من العلق إلى هناك |
Yaratığın altında sülük gibi yumuşak bir doku olduğunu söylediniz. | Open Subtitles | قلت أن الكائن لديه جزء ناعم مكشوف يشبه العلقة |
sülük herif az kalsın beni gene yakalıyordu! | Open Subtitles | لقد امسك بى تقريبا هذا العلقة مرة اخرى |
sülük gibi. | Open Subtitles | أنتم مثل العلقة |
Onu sıkı tutun! - Bir sülük al! | Open Subtitles | أمسكوها جيدا أحضر الطفيليات |
- Cadıya sülük ver! | Open Subtitles | ضع الطفيليات عليها |
Onlara sülük yapıştıracağız. Kulağa hoş geliyor. | Open Subtitles | نحن الآن في الهند ووجدنا علقات شافية |
Suratına sülük koyuyorsun. | Open Subtitles | أنتِ تضعين علقات على وجهك ديمي مور) فعلتها) ديمي مور |
Gıcık sülük. | Open Subtitles | بزاقة مُزعجة |
sülük sana böyle mi söyledi? | Open Subtitles | هذا ما قالهُ لكِ المصاص ؟ |
"Böcek mi var? Karınca mı var? Böcek, sinek, sülük ve sürüngenler mi var?" | Open Subtitles | إذا كان عندك حشرات إذا كان عندك نمل إذا كان عندك بق،وذباب ودود البزاق والأشياء التي تزحف |