| Her zamankinden çok daha fazla sayıda sümsük kuşu havada dolanıyor. | Open Subtitles | تطير طيور الأطيش في الهواء في أعداد أكبر من ذي قبل |
| Küçük balıklar sümsük kuşlarının görüş mesafesinden kaçabilmek için ümitsizce dibe doğru iniyor. | Open Subtitles | يحاول السمك الهرب مذعوراً من سطح الماء الهائج ليغوصو خارج نطاق طيور الأطيش |
| Balıkçılar güneyden gelen yunuslarla sümsük kuşlarını bekliyor. | Open Subtitles | يبحث الصيادون عن الدلافين وطيور الأطيش التي تصل من الجنوب |
| Yunuslar ve sümsük kuşları denizde balık sürülerinin izini sürerken buradaki insanlar hâlâ bakıyor ve bekliyor. | Open Subtitles | بينما تتعقب الدلافين وطيور الأطيش الأسراب في البحر مازال يترقب الناس هنا وينتظرون |
| sümsük kuşları da takipte. | Open Subtitles | تعتمد طيور الأطيش أيضاً على وجبة من السردين |
| sümsük kuşları da yavrularını beslemek için sardalya göçü esnasından yavrularını bir süreliğine terk ediyor. | Open Subtitles | تتبع طيور الأطيش نفس ،المنوال، لديهم فراخهم في الصيف لذا يتركون أيضاً العش في الوقت المناسب لصيد السردين |
| sümsük kuşu yavrularının yuvadan uçma zamanı geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لفراخ الأطيش أن تترك مستعمرتهم الآمنة |
| sümsük kuşu yavruları gibi kendi kendilerine avlanmadan önce altı ay boyunca süt emmeleri şart. | Open Subtitles | يرضعون لستة أشهر، قبل أن يتمكّنو كصغار الأطيش من الصيد بأنفسهم |
| Rüzgâr hızlı esmiyorsa sümsük kuşu yavruları adada hapsoluyor. | Open Subtitles | عندما تهدأ الرياح، تعْلق صغار الأطيش على الجزيرة |
| Sardaryaları sümsük kuşlarının da erişebileceği şekilde suyun yüzeyine doğru kovalıyorlar. | Open Subtitles | ،يسوقون السردين للسطح وفي نطاق صغار الأطيش |
| Aç sümsük kuşları bu tehlikeli koşullarda bile avlanmaya çalışıyor. | Open Subtitles | لأنهم يسوقهم جوعهم فمازالت طيور الأطيش تحاول الصيد في هذه الأجواء الخطرة |
| sümsük kuşları da sığ suya dalmayı göze alamıyor. | Open Subtitles | ولا تستطيع طيور الأطيش المجازفة بالغوص داخل هذا الماء الضحل أيضاً |
| Pelikan kolonisinde ise ebeveynler kısmen sindirdiği sümsük yavrularını, kendi yavruları için geri çıkarıyor. | Open Subtitles | عودة إلى مستعمرة البجع، يتقيّأ الآباء صغار الأطيش النصف مهضومة لصغارهم. |
| Binlerce sümsük kuşu sardalyeleri takip eder. | Open Subtitles | بجانب الآلاف من طيور "الأطيش" تلحق بأسماك السردين |
| Yoldan geçenler, ince parmaklı sümsük kuşlarını endişelendiriyorlar. | Open Subtitles | إنه عابر سبيل مزعج بالنسبة لطيور "الأطيش الأبله" ذو الأصابع الحساسة. |
| Hareket sırası sümsük kuşlarında. | Open Subtitles | بوسع طيور الأطيش أن تتخّذ خطوتها |
| sümsük kuşları çok derine dalamaz. | Open Subtitles | لا تستطيع طيور الأطيش الغوص عميقاً |
| sümsük kuşları 10 metreden daha derine dalmaz. | Open Subtitles | لا تغوص الأطيش لعمق يزيد عن عشرة أمتار |
| Genç sümsük kuşları dişlerinin kovuğunda kalacaktır. | Open Subtitles | لن يأبو صغيراً سميناً من الأطيش |
| Şimdi de sıra sümsük kuşlarında. | Open Subtitles | الآن السردين في نطاق طيور الأطيش |