| oda orda bir süpürgeyle oturuyor. | TED | الحائط كله هو لوحتها. انها تجلس هناك ومعها مكنسة. |
| Güzel, ama cadılığa bu kadar küçük bir süpürgeyle başlayamazsın. | Open Subtitles | اليس كذلك؟ انها كذلك. لكن لا تستطيعين البدء بالسحر وانت تمتطين مكنسة بهذا الحجم الصغير. |
| süpürgeyle asla dans etmedim desem sana yalan söylüyor olurdum. | Open Subtitles | سأكون أكذب عليك لو قلت لك أنني لم أرقص مع مكنسة من قبل |
| Rakunlar arka bahçemize girmeye çalıştığında annem onları bir süpürgeyle kovalardı. | Open Subtitles | لو حاولت هذه الحيوانات الدخول لبيتى لطاردتهم أمى بالمكنسة |
| Senin kel dazlak ucubelerin... bana lanet bir süpürgeyle vurdular! Neredeyse kolumu kırıyorlardı! | Open Subtitles | رجالك الصلع ضربوني بالمكنسة كانوا سيكسرون ذراعي |
| Evleri basan, süpürgeyle uçan, kazan kaynatan bir cadı. | Open Subtitles | ملازمة المنزل, عصا المكنسة الطائرة ساحرة مثيرة جداً |
| Yoksa elektrikli süpürgeyle ağabeyini toplarsın. | Open Subtitles | إما ذلك أو إحصل على مكنسة كهربائية لجمع أشلاء اخيك |
| Çiçekli bir kılıftaki hafifçe aşırtılmış, hipoalerjenik bir yastık, yük taşıyan bir süpürgeyle çarpışıp çarşaf kalenin iki kişilik yatak kadar bir kısmını yıkar. | Open Subtitles | وسادة مغطاة بنقوش لورود رميت بهدوء إصطدمت بعصا مكنسة حاملة للوزن |
| Sanki her şey birden kozmik bir süpürgeyle çekilmiş gibi. | Open Subtitles | كأن الأمر كله يٌمتص بواسطة مكنسة كهربائية كونية |
| Seni tanıdığımdan beri süpürgeyle aynı odada görmedim hiç. | Open Subtitles | عرفتك طوال حياتي، لم يسبق أنْ رأيتك في نفـس الغرفة مع مكنسة كهربائية، |
| Sen bir süpürgeyle bile uçabiliyorsun, benimse... ..tek yaptığım pedal çevirmek. | Open Subtitles | .... تستطيعين الطيران بعيدا على مكنسة بكل بساطة، ولكن انا هذا كل ما استطيع فعله |
| Geçen yıl Cadılar Bayramı süsümü süpürgeyle paramparça etmişti | Open Subtitles | العيد القدّيسين الأخير ضَربتْ قطعتي المركزيةَ إلى القطعِ مَع a مكنسة. |
| süpürgeyle bebek doğumu... | Open Subtitles | عملية ولادة بإستخدام مكنسة كهربائية ؟ |
| Senin dazlak ucubelerin bana süpürgeyle vurdular! Nerdeyse kolumu kırıyorlardı! | Open Subtitles | رجالك الصلع ضربوني بالمكنسة كانوا سيكسرون ذراعي |
| Çıkmadan elektrikli süpürgeyle odayı temizliyor. | Open Subtitles | نظف المكان بالمكنسة الكهربائية قبل أن يغادر |
| Onun elektrikli süpürgeyle olan mücadelesini izlerdim, ve ona yardım etmek isterdim. | Open Subtitles | كنت أراقبها وهي تصارع بالمكنسة الكهربائية الأخطبوطية. من أجل راتبها، وأردت فقط أن أساعدها. |
| Yatakta, birbirimizin kollarında çırılçıplak yatarken... geldi ve ikimizi bir süpürgeyle öldürdü! | Open Subtitles | كنا هناك على الفراش_BAR_ متعانقان، عاريان، ثم دخل علينا وقتلنا بالمكنسة! |
| Bir elektrikli süpürgeyle, motor süren bir avukat arasında ne fark vardır? | Open Subtitles | ما الفرق بين المكنسة الكهربائية المفرغة ومحامٍ على متن دراجة هوائية؟ |
| Bu süpürgeyle mi gideceksin? | Open Subtitles | هل هذه هي المكنسة التي ستغادرين عليها؟ |
| Şımarık ve terbiyesiz çocuklarını... onları süpürgeyle. kemerle nasıl dövdüklerini anlatıyorlardı. | Open Subtitles | كانوا يتحدثن عن أطفالهن الأوغاد ... ... وعن ضربهم بمقابض المكنسة وبالأحزمة |
| Rakunlar arka bahçemize girmeye çalıştığında annem onları bir süpürgeyle kovalardı. | Open Subtitles | لو حاولت هذه الحيوانات الدخول لـ"بيتي" لطاردتهم أمي بالمكنسة |