| Ve bir kere yola çıktılar mı öyle yavaş sürerler ki. | Open Subtitles | ومن ثم عندما يخرجون إلى الطريق يقودون ببطء شديد |
| Gece boyu sürerler. Hatta biri varsa dururlar. | Open Subtitles | أنهم يقودون طوال الليل أنهم يتوقفون اذا كان هناك شخص ما على القضبان |
| Yürürler, araba sürerler ve hatta konuşurlar, ama kendilerine geldiklerinde hiçbir şey hatırlamazlar. | Open Subtitles | يمشون يقودون السيارة و حتى بأمكانهم التحدث و لكن عندما يصلون إلى ذلك هم لا يتذكون أي شئ |
| Bozuk arabalar sürerler. | Open Subtitles | . إنّهم يقودون سيارات مُتهالكة |
| Süvariler hantalca at sürerler. | Open Subtitles | فتيان الفرسان يقودون كـ كيس من الحجارة |
| Adamlar milyarder ama sikik Priuses sürerler. | Open Subtitles | هم مليونيرات و يقودون سيارات (برويس) -سيارة كهربائية من تويوتا محافظة على البيئة- لماذا؟ |
| Florida'da ki yaşlı insanlar yavaş araba sürerler ve.., ...alçakta otururlar. | Open Subtitles | {\pos(192,190)}"كبار السن في "فلوريدا يقودون السيارة ببطء... واسترخاء |
| Biloxi* delikanlıları hızlı sürerler. | Open Subtitles | رفاق (بيلوكسي) يقودون بسرعه. |