| Dünya bir gelin... ve bu onun anlını süsleyen nokta | Open Subtitles | العالم كالعروس وهذه هى النقطة التى تزين جبينها |
| Bu aşırı kir, bir zamanlar bu kaftanı süsleyen boyaların zamanla lekelenmesine önayak oldu. | Open Subtitles | هذه الدماء تعاونت مع الزمن على إزالة الألوان التي كانت تزين هذا الرداء |
| Tapınaktaki yüce rahibin göğüslüğünü süsleyen 12 taştan bir tanesi. | Open Subtitles | هذا 1 من 12 حجراً تزين رداء الصدر للكاهن الاعظم في الهيكل |
| Dünya bir gelin... ve bu onun anlını süsleyen nokta | Open Subtitles | العالم كالعروس والنقطة التى تزين جبينها |
| - Burada Pasta süsleyen birini bulabilirmiyim? | Open Subtitles | -أين استطيع أن أجد مزيناً للكعك؟ |
| Dünya bir gelin... Onun alnını süsleyen bu nokta. | Open Subtitles | العالم عروس والنقطة التى تزين جبينها |