| Yarın hepimiz deniz kenarına gidiyoruz. Sabah yedide hazır olun. | Open Subtitles | غداً سنذهب إلى شاطئ البحر كن مستعداً في السابعة صباحاً |
| Sabah yedide The Today Show'a çıkacağım. | Open Subtitles | يجب أن أقيم العرض اليومي في السابعة صباحاً |
| Yarın Sabah yedide buraya gel ve birlikte rakun avına çıkalım. | Open Subtitles | لاقيني هنا في السابعة صباحاً حتى نبدأ مطاردتنا للراكون. |
| Sabah yedide bir telefon geldi. George Washington Köprüsü'nde olmalıydın." | Open Subtitles | وبعد ذلك جاءتني مكالمة في الساعة السابعة صباحاّّ |
| O arkadas da hastaneye Sabah yedide geliyormus. | Open Subtitles | كنت تعرف ان ذلك الرجل يبدا العملَ في السابعة صباحا. |
| Sunumumuz Sabah yedide tüm slâytları güya Cole hazırlayacaktı. | Open Subtitles | عرضنا في السابعة صباحاً على (كول) عمل جميع الشرائح |
| - Saat Sabah yedide uyandığımızdan onları okula bırakana kadar her şey çok zahmetlidir. | Open Subtitles | منذ أن نستيقظَ في الساعة السابعة و حتّى نوصلهم للمدرسة, كل ما نقوله هو "هيّا، هيّا، هيّا" |
| Reagan seçildiğinden beri bu toplantıları Sabah yedide yapıyor. | Open Subtitles | منذ تم انتخاب (ريغان)، يبدأ هذهِ الإجتماعات في الساعة السابعة صباحاً. |
| Sabah yedide gideceğiz. | Open Subtitles | نبدأ في الساعة السابعة . |
| Medeni insanların çoğu kahvaltısını Sabah yedide yer. | Open Subtitles | معظم الأناس المتحضرين يتناولون طعام الإفطار في السابعة صباحا. |
| Evet. Sabah yedide. | Open Subtitles | نعم السابعة صباحا |